En İyi Konutlar
Dupli Casa, Almanya, J Mayer H
Jurgen Mayer'in Dupli Casa'sı, Güney Almanya'da, Ludwigsburg yakınında, çevresindeki kırsal alanla dramatik bir ilişki kuruyor. 3 kattan oluşan bina, etrafı futuristik bir şekilde sarıyor ve iç mekan-dış mekan arasındaki sınırı kaldırıyor. Üst katlara mahremiyet hissi vermek için, cephe beyaz betoarme ile kaplıyken, kapalı yüzme havuzu ve zemin kat alanları, zeminden tavana uzanan pencerelerle kaplı. İç mekanda bulunan koyu renkli ağaç zemin, beyaz duvarlar ve açık alanlarla bir kontrast yaratıyor.
Okurayama Apartmanları, Japonya, Kazuyo Sejima
Sanki bir puzzle parçası gibi, Kazuyo Sejima'nın konut projesi, Yokohama'nın kalbinde saklı... Yarı yenilenmiş Tokyo kökenli mimarlık firmalarından biri olan Sejima, bu apartmanı Kazuyo Sejima Firması altında tasarladı. Blokları hücre gibi göstererek, kıvrımları kullanıp, süprizli mekanlar yaratarak, her daireye ayrı bir karakter kattı. Yapı, hareketli görünmesine rağmen, mekanlarda dekorasyonu kolaylaştırmak için, en azından 2 düz duvar bulunuyor. Yapı, ışıklı teraslar, havadar açık mekanlar ve yeşil alanlarla hem özel, hem de kamusal alan hissini veriyor.
Paraty Evi, Brezilya, Marcio Kogan
Brezilya'nın özel bir koyunda yer alan ev, Kogan'ın dağ eteğinde yaptığı son projesidir. Mekanda 2 betonarme blok asimetrik bir şekilde yerini alıyor. Üst kattaki bloğun hissedilmesini sağlayan tek eleman, 1.kattan uzanan cam kaplı merdivenler. İki katın da cephesinde zeminden tavana pencere kaplı. Yerinden çıkarılabilir nitelikte olan camlar, yaşama alanı, yemek alanı ve mutfağı birbirinden ayırıyor. Üst katta bir çatı bahçesi bulunurken, giriş kattaki havuz, plajla birleşerek sonsuzluk hissi yaratıyor.
Putney Dağ Evi, Amerika, Kyu Sung Woo Mimarlık
En yakın mahalle ünitesinden neredeyse 1 mil mesafede bulunuyor. Kyu Sung'un bu son projesi, Vermont'taki Putney Dağı'na yakın, modern bir konut. Üç ana binadan oluşan evde, kışın sıcaklığı içeride, yazın da dışarıda tutmak için, çatı, demirden yapılmış ve kalın duvarlar kullanılmış. Üç binadan ikisi, ana yaşam alanı, bir özel yaşam alanı ve bir stüdyoyu oluşturmak için birbirine bağlı. Uyuma alanları, 2. binada bulunuyor. Burada 3 büyük yatak odası ve çocuk yatak odaları var. 3. Bina ise evin deposu olarak kullanılıyor.
Tsai Konutu, Amerika, HHF Mimarlık
New York'lu iki genç sanat kolleksiyoncusunun katkısıyla, Tsai konutları, maksimum etkiyi yaratan, minimal çizgide bir yapıdır. İsviçreli Mimarlık şirketi HHF ve Çinli sanatçı Ai Weiwei'nin ortak projesi olan yapı, New York'un kuzeyinde, yeşil bir çevrenin arasında sanki bir hangar gibi gözüküyor. Dört eşit boyutta kutu, metal ve ağaç kullanılarak inşa edildi. İç mekanda, yaşama alanlarında tavan yüksekliği bir hayli fazla olan Tsai'de, dış cepheler her ne kadar yalın ve kutu biçiminde olsa da, iç mekan tamamen sahibinin sanatsal zevkine bırakıldı.
En İyi Kamu Binası
Hamsun Centre, Norveç, Steven Holl Mimarlık
Steven Holl'un son projesi, Kuzey Kutup Dairesinin biraz altında, taze mimarlığın nefesi olarak adlandırılabilir. Norveçli yazar Knut Hamsun'a itafen yapılan bina, yazarın evinin bulunduğu kasaba olan Presteid'de bulunuyor. Binada, kütüphane, okuma odası, kafe, oditoryum ve sergi alanı bulunuyor. Bina, geleneksel Norveç kiliselerinde olduğu gibi siyah ahşaptan yapıldı ve çatısına da bir bahçe yapıldı. Pencereler, maksimum gün ışığının iç mekana girmesini sağlamak amaçlı yerleştirldiyseler de, güneş, hiçbir zaman 46 derecelik açıdan daha yükseğe çıkamıyor. Kısacası, bu yapı, klasik Norveç tasarımı ve İskandinav geleneklerini birleştiren bir merkez niteliği taşıyor.
Koncerthuset, Danimarka, Jean Nouvel
Pritzker ödüllü mimar Jean Nouvel'in en kompleks projelerin biri de Danimarka'daki Koncerthuset. 50 metre yüksekliğindeki mavi küp, gün boyunca dışarıdan görünüyor, fakat içten transparan olan yapı, şehrin silüetinin göz önüne seriyor.Geceleri, film ve televizyonlarda kullanılan mavi ekran teknolojisiyle, binanın dış derisi canlanıyor ve içeride olan aktiviteler, soyut bir şekilde ekranda görülüyor. Yapının kalbinde bulunan, 1.800 kişi kapasiteli konser salonunda, ana sahne ve bunu çevreleyen, ahşaptan yapılmış localar bulunuyor.
İslami Sanatlar Müzesi, Katar, IM Pei
Doha Limanı'nda bulunan Pritzker ödüllü yapı, sanki Ortadoğu'da yükselen bir buzdağı gibi. Beş bölümden oluşan ana merkezinin yanı sıra, iki bölümden oluşan eğitim alanı, İslam mimarisi ve modernizmi yansıtan parlatılmış kireç taşı ile kaplı. İslami inanışa göre, yalın formlar, inancın saflığını ifade eder. Pei, tasarım aşamasında bunu hep aklında tuttu.
Yapının dışından, blok parçaları sanki yuvarlanıyormuş gibi gözüküyor ve bu durum ışık ve gölge oyunu yaratıyor. İç mekanda, geometrik şekiller, parlak çelik kubbe ile sonuçlanıyor.
Neues Müzesi, Almanya, David Chipperfield Mimarlık, Julian Harrap Mimarlık
Orjinali mimar Friedrich August tarafından 1859 yılında tamamlanan bina, Almanya'nın önemli eserlerinin sergilendiği bir mekandı. Fakat, 2. Dünya Savaşı sırasında yıkıldı. Yıllarca terkedildikten sonra, bina, 1997 yılında David Chipperfield Mimarlık tarafından yenilenmek üzere anlaşmaya bağlandı. Chipperfield, binanın yıkılan bölümlerine ve eskisinden tamamen farklı olacak yeni bölümlerine çok özen gösterdi. Başarıyla tamamlanan binada, mimarın eski ve yeniyi birbiriyle uyum içinde sonlandırdığı, betonarme ve mermerin nasıl uyum içinde konumlandırıldığı görülebilir.
San Paolo Kilise Kompleksi, İtalya, Fuksas Mimarlık
Fuksas'ların tasarımı, İtalya'da bir şehir olan Foligno'nun geometrik hali gibi duruyor. Tek parça halinde olan bu yapı, 1997 depreminden sonra, kent için yeniden doğuşu simgeliyor. 4 yıllık yapım aşamasında, ham beton kullanıldı. Dış görünümü açısından çevresindeki binalardan ayrışan kilisede, sirli çatı ve prizma şeklindeki pencereler sayesinde, doğal ışık tam olarak merkez avluya geliyor. Zeminde, betondan yapılan kutu şeklindeki kütle de, prizma şeklindeki desteklerle ana yapıya bağlanıyor.
En İyi Şehir
Berlin
Yaratıcılığın ve müzik sahnelerinin zirvesinde bulunan şehir... Berlin'in kuzeydoğusunda bulunan Brunnenstrasse, şehrin en iyi galerilerine ev sahipliği yapıyor. Gece hayatı ve partileri seven kalabalık ise Mitte, Bar Tausend ve GDR' de toplanıyor. Şehrin restoranları gün geçtikçe farklı çizgilerde gelişiyor. Çin mutfağından, geleneksel Alp mutfağına kadar bu çizgi uzanıyor. Berin'de, Moda Haftası, Art Forum ve Berlin Bienali dünyada sanat ve kültür alanında ilgi çekmeye devam ediyor.
İstanbul
İstanbul hiçbir zaman aynı kalmaz. Yeni restoranlar, oteller ve galeriler, metropolün 12 milyonluk nüfusu için giderek artıp, gelişiyor. Gaia&Gino ve 888 (Önde gelen Türk tasarımcılar Defne Koz, Aziz Sarıyer ve Aykut Erol'un kurduğu ortaklık) gibi firmalarla tasarım sahnesi de giderek renkleniyor. Şehir, 2010 Avrupa Kültür Başkenti seçilmesiyle , övgüyü haketmek için çok sıkı çalışıyor. Eski elektrik santrali yerine kurulan, yeni güncel sanatlar müzesi Santralistanbul, 2007 yılında kapılarını açtı. Mimar Nevzat Sayın'ın tasarladığı yeni konser salonu "The Seed" ise, Sakıp Sabancı Müzesi'ne yapılan etkili bir ek olarak kentte yerini alıyor. İstanbul'da tasarım adına izlenilecek isimler arasında ise, Autoban'dan Seyhan Özdemir ve Sefer Çağlar, Gaia & Gino'nun kurucusu Gaye Çevikel ve tasarımcılar Defne Koz, Aziz Sarıyer, Aykut Erol ve Sema Topaloğlu yer alıyor.
New York
Aşırı tüketim nedeniyle, New York, şimdi bir kemer sıkma dönemine girdi. Mağazalar kapandı, restoranların karı düştü. New York, hiçbir zaman bu kadar zorlanmadı. Dossier, Partners & Spade ve Bird gibi oluşumlar, mağaza ve galeri arasındaki sınırı dağıttı. Andre Balazs'ın yeni Cooper Union binası gibi, kentsel alanda etkileyici eklemeler yapıldı. Bu sırada, Anabelle Seldorf, Shigeru Ban ve Jean Nouvel'in, Manhattan'ın batı yakasında yeni konut projeleri yükseliyor. Bu alan şimdiye kadar hiç bu kadar gelişmedi. Özellikle de göz alıcı High Line Parkı'nın açılmasından sonra...
Rotterdam
Rotterdam, Rem Koolhas ve Jurgen Bey gibi Dünya'nın bir numaralı mimar ve tasarımcılarına ev sahipliği yapıyor. Geçen yıl tamamlanan, Wessel de Jonge tarafından restorasyonu yapılan, modernist Van Nelle fabrikası , şimdi 100 yaratıcı iş alanı için mekan sağlıyor. 2012'de tamalanması beklenen, şehrin eski posta dairesinin ise lüks bir otele dönüşmesi bekleniyor. Şehirdeki restoranlar çeşitlilik gösteriyor. Eski bir antrepodan dönüştürülmüş bir pizzacıolan Fabbrica'dan, eski bir balık restoranı olan Las Palmas'a kadar... Sanat alanında ise, kavramsal çalışmalar, sergi alanı Tent'te insanları etkilemeye devam ediyor.
Seul
Bu senenin Tasarım Olimpiyatları'na ev sahipliği yapacak ve 2010 Dünya Tasarım Başkenti seçilen şehir, Rem Koolhaas'ın bu sene açılan Kültür Geçişi pavyonunu gördü. Rena Dumas, Galleria Department Store gibi önemli alışveriş mağazaları ile, yakınında bulunan Çin ve Japonya'daki alışveriş merkezi kavramından uzaklaşıyor. Eski halk hamamlarından dönüştürülen Arerio Seoul, Rem Koolhaas, Jean Nouvel ve Mario Botta tarafından tasarlanan Leeum Samsung Müzesi, Kore sanatına canlılık getirdi.