
Fotoğraflar: Dilek Öztürk
Mimar Kemalettin'in önemli eseri olan 4. Vakıf Han Cumhuriyet döneminin önemli ticari yapılarından biri. Uzun süreler adını taşıdığı "han" işlevi ile kullanıldıktan sonra 2000'li yılların başında adliyeye dönüştürülmesi gündeme geldi. Bu dönemde bina boşaltılarak kaderine terk edildi. 2006 yılında bina Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından turizmci işadamları Mehmet İpek, Rauf Akdal ve Sedat Eser'in kurduğu Gap-San Eserler şirketine kiraya verildi. Otel açılmadan önce 2005 yılında başlayan restorasyon sürecine girildi.

Restorasyon Öncesi Görünüşü Restorasyon Sonrası Görünüşü
"Yap- İşlet- devret" modeli ile kente tekrar kazandırılan 4. Vakıf Han, otel işlevi verilmesi ile restorasyon sonrası bazı değişikliklere uğradı: Binanın girişi tam merkezdeki dükkanın bulunduğu yere alınarak otelin resepsiyon bölümünün burada konumlanması sağlandı. Cephe onarım, bakım ve temizleme işlemleri ile teknik donanım eklemeleri yapıldı. Şu an bina beş yıldızlı bir otel olarak kullanılıyor.
Arkitera olarak koruma ve restorasyon alanında uzman kişilere ve restorasyonu yapan mimarlık ofisine 4. Vakıf Han'ın restorasyon sonrası durumu hakkındaki görüşlerini sorduk.
Koruma alanında önemli akademisyenlerden Prof.Dr. Zeynep Ahunbay'a binanın restorasyon sonrasındaki durumu hakkında görüşlerini sorduğumuzda, çatısında kocaman bir tesisat eki yapıldığını ve bunun bu kadar değerli bir yapıya yapılmaması gereken bir müdahale olduğunu vurguladı. Ayrıca çatı katının çok çirkin pencerelerle değiştirildiğini ve bu şekilde en üst kısmının şu an tamamen değişik bir görünüşe sahip olduğunu söyledi. Kurulun daha önce bu durumu kabul etmediğini ama bir şekilde formüle edildiğini de ekledi. Bu tür çalışmaların dış görünüş olarak bir değişiklik getirmemesi gerektirdiğini ifade etti. Bodrum katına yapılan ek otopark alanının da yine binaya yapılmaması gereken bir müdahale olduğunu vurguladı.
Mimar Kemalettin'in Vakıf Han Ön Yüz Çizimi,
Kaynak: İstanbul Vakıflar Bölge Müdürlüğü, Mimar Kemaleddin Proje Kataloğu, 2009.
Vakıf Han'ın Restorasyon Sonrası Görünüşü
Koruma ve restorasyon alanın da uzman Doç Dr. İclal Dinçer, çatıda yapılan ilavelerin kesinlikle uygun olmadığını ve "kaçak" niteliği taşıdığını vurguladı. 2 sene öncesinde belediye başkanının da bu eklentilerin yıkılmasını istemesine rağmen bu zamana dek yapılanların üzerine de ilaveler yapıldığını söyledi.
4. Vakıf Han'ın Restorasyon Projesi'nin sahibi Mimar Halil Onur ise, sürecin 2005 - 2009 seneleri arasında ilk önce cephe onarımı, malzeme onarımı, taşların onarımı, bakımı ve temizliği yapılarak gerçekleşen uzun bir süreçten oluştuğunu söyledi. "İlk başta cephe onarımı izni alındı daha sonra da ruhsat alınınca binanın yeni kullanımının gerektirdiği teknik eklemeler yapıldı. Otel fonksiyonu verildiği için teknik donanımların eklemeleri oldu. Onun dışında plan karakteri korundu. Çatı katındaki ek kat ayıklandı, restitüsyon yapıldı. Restitüsyonda Mimar Kemalettin'in restitüsyon çizimleri kullanıldı. Çatı katındaki restoran kısmına çatı pencereleri eklendi. Mimar Kemalettin'in çiziminde de pencereler vardı ama biraz küçüktü. Restoran kısmının da ışık alabileceği şekilde pencereler konuldu ve koruma kurulu da uygun buldu. Bodrum katında büyütme ya da küçültme olmadı. Kısmi bir otopark eklendi, teknik bölüm, mutfak ve fitness bölümü eklendi. Binanın kendi oda düzeni tamamen korundu ve kullanıldı. Mekanın boyutlarında herhangi bir oynama yapılmadı. Mevcut plan düzeni aynen muhafaza edildi. Çatı arasının lokanta yapılmasının dışında binaya ek bir fonksiyon yüklenmedi," dedi.
Tüm bu yorumlar doğrultusunda insanın aklına tek bir soru geliyor: 4. Vakıf Han'a iyi mi edildi yoksa kötü mü? Karar sizlerin...

