İzmir, Çeşme ve Alaçatı'sına benzeyen bölgede, dünyanın 7 yıldızlı tek oteli olan Burj El Arap da yer alıyor.

Dubai'nin en lüks yerleşimlerinden biri de Jumeirah bölgesinde yer alıyor. Deniz kıyısındaki bölge, Çeşme ile Alaçatı'ya benziyor. Hilton, Mövenpick, Sofitel gibi 5 yıldızlı otellerin bulunduğu bölge, Palmiye Adası'na da çok yakın. Oteller dışında lüks konutların yer aldığı bölgede, gökdelenlerin kıyısına kadar gelen yat limanı bulunuyor. Alaçatı Port projesi gibi karanın içine deniz getirerek oluşturulmuş bölge, kıyıda demirli olan lüks yatları ile de dikkat çekiyor. Cafe ve restoranlarında yer aldığı Jumeirah hem turistlerin hem de Dubaililerin akşam saatlerinde yürüyüş yaptıkları bir yer. Çarşafları ve ağır makyajları ile Arap kadınlarının da boy gösterdiği Jumeirah, Dubai'nin en gözde yerleşim yerlerinden biri.

Dubai'nin Çeşme'si olan Jumeriah bölgesinde ise şehrin en lüks evleri, binaları ve dünyanın 7 yıldızlı tek oteli olan Burj El Arap yer alıyor. Dubai'nin prestiji olarak görülen bu otel, 1 milyar dolara inşa edilirken sadece dekorasyonu için 500 milyon dolar harcanmış. Dubai'de gezmek için girişimde bulunduğumuz otelin kapısından ne yazık ki geri dönmek zorunda kalıyoruz. Buraya ancak önceden rezervasyon yaptıranların 100 dolar ödeyerek girebildiği kapıda öğreniyoruz. 7 yıldızlı otelde en küçük odanın fiyatı ise bin dolar. En lüks odanın fiyatı ise 8 bin dolara kadar çıkıyor.

Jumeriah Bölgesi'nin hemen yanında ise Dubai'nin dünyada tanınmasında rol oynayan Palmiye Adası yer alıyor. Gökyüzünden muhteşem görünen Palmiye Adası'nı gezdiğiniz zaman, 'Acaba cennete mi geldim' düşüncesine kapılıyorsunuz. Dünya zenginlerinin ve ünlülerinin villalarının bulunduğu dünyanın 8'inci harikası olarak değerlendirilen adada her türlü lüks ve güzellik bir arada. Burası gerçekten yeryüzündeki cennet tanımlamasına tam uyuyor. Palmiye Adası içinde yer alan Atlantis Otel de mimarisiyle kendisine hayran bırakıyor. Otel içinde dev bir akvaryum ve yunusların gösteri yaptığı bir havuz bulunuyor. Turistlerin akın ettiği ve alışveriş yaptığı otel, dünya güzelliklerini görmek isteyenler için mutlaka uğranması gereken bir yer.

Alışveriş cenneti olan Dubai'de de kriz nedeniyle işler oldukça durgun. Kapı önünde tavla oynayan mağaza sahibine rastlayamadım ama daha önce iğne atılsa yere düşmeyecek olan alışveriş merkezlerini rahatlıkla gezme imkanımız oldu.

İndirimli alışveriş
Bilgi aldığımız esnaflar da alışveriş miktarının oldukça düştüğünden yakınıyor. Ellerindeki ürünleri satmak isteyen esnafın, yüzde 70 oranındaki indirim etiketlerini vitrinlerde görüyoruz. Ama buna rağmen istenilen doluluk oranına ulaşamayan mağazaların sahipleri global krizin etkilerinin bir an önce aşılmasını bekliyor. Dubai'nin vergi avantajları özellikle teknolojik ürünlerde fiyatları uygun hale getirmiş. İzmir'deki teknoloji marketlerle karşılaştırdığımızda Dubai'deki aynı model ürünlerin daha ucuz olduğunu gördük. Ancak sadece alışveriş yapmak için Dubai'ye gitmenin mantıklı olmadığını söyleyebilirim.

Cazibe merkezi
Dubai'yi İzmir ile karşılaştırdığımda da benzer çok yanlarını gördüm. Dubai, liman kenti, turizm ve fuarcılık yönleriyle de İzmir'e çok benziyor. Boyutu çok küçük olsa da bizde de serbest bölgeler bulunuyor. İmar sorunları çözülmesi halinde yeni kent merkezi de gökdelenlerin yer aldığı çok küçük bir Dubai olabilecek nitelikte. Ama her şeye rağmen İzmir'in Dubai gibi olması için çok çalışması ve kararlı olması gerekiyor. İzmir'i yönetenlerin de mutlaka Dubai'ye giderek, bir kent nasıl cazibe merkezi yapılabilir, kent ekonomisi nasıl büyütülür yakından görmesi gerekir diye düşünüyorum. Dubai yazı dizisinin oluşmasında çok emekleri olan ESBAŞ yöneticilerine ve çalışanlarına da sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum.

Vergi avantajı yatırımcı çekiyor
Dubai, gelirlerinin büyük bir bölümünü gayrimenkul, ticaret ve turizmden sağlıyor. Asya'dan gelen gemiler, Ortadoğu ve Avrupa aktarması için dünyanın en büyük üçüncü limanı olan Dubai Port'a mutlaka uğruyor. Dubai bu sayede transit ticaretten önemli pay alıyor. 70 bin kişinin çalıştığı Jebel Ali Serbest Bölgesi'nde ise yılda 10 milyar dolara yakın ticaret gerçekleşiyor. Sağlık, medya, havaalanı, serbest bölgeleri ile firmalara da vergi olmayan bir cennet sunan Dubai, alışveriş merkezlerinden de ülkeye önemli bir gelir sağlıyor. Beyaz eşyadan cep telefonuna, altın ticaretinden hammaddeye kadar her şeyi Dubai'de bulabiliyorsunuz. Kriz döneminde inşaatlar dursa, alışveriş azalsa da Dubai, kısa zamanda bu sıkıntısının da üstesinden geleceğe benziyor.