Haberler

Dünyanın öbür ucu Sydney

Tarih: 8 Mart 2010 Kaynak: Sabah Yazan: Mirey Mesayyah
Dünyaca ünlü opera binası, plajları, kozmopolit mutfağı, İngiliz ve Amerikan etkilerini taşıyan mimarisiyle Sydney, mutlaka gezilmesi gereken bir şehir. Bütün bir gün süren uçak yolculuğuna da fazlasıyla değiyor...

İstanbul'a uçakla nerdeyse bir günlük mesafede olan Sydney'i görünce bu kadar yolculuğa değdiğini hemen anlıyorsunuz. Küçük bir şehir olmasına rağmen dünyaca meşhur opera binası, şehir merkezindeki gökdelenleri, bahçeli iki katlı evleri, rıhtımı ve feribotları ve altın sarısı kumlarla kaplı dev dalgalı plajlarıyla, Sydney çok farklı bir ortam sunuyor. Sydney'in en büyük özelliği, kolay bir şehir olması. Sydney'de kaybolmak hemen hemen mümkün değil. Tüm caddeler, şehrin bir ucundan öbür ucuna kadar gittiğinden mahalleler size hemen tanıdık geliyor. Yaklaşık 4.5 milyon nüfusuyla sakin bir şehir olan Sydney'de hiç trafik sıkıntısı da yok. Sydneyliler ise açık sözlü, kibar ve yardımsever insanlar. Hava nerdeyse 12 ay boyunca ılımlı. Eylülden kasıma ilkbahar, aralıktan şubata yaz, marttan mayısa sonbahar, hazirandan ağustos sonuna kadar da kış yaşanıyor. Yazın ortalama sıcaklık 15-35 derece arasında değişirken, kışın ortalama sıcaklığı 0-15 derece arasında.

Şehri gezmeye Opera Binasından başlayın

Sydney'i gezmek için Opera binası iyi bir başlangıç. Sydney limanında bir yarımadanın üstüne inşa edilen Sydney Operası, beyaz çatısıyla bir yelkenliyi andırıyor. 2007 yılında Unesco tarafından Dünya Mirası listesine alınarak listeye giren tek modern mimari örneği. 20. yüzyılın en önemli mimari eserlerinden biri olan opera binası, Danimarkalı mimar Jorn Utzon'un eseri. 1955 yılında 32 ülkenin girdiği Uluslararası Opera Binası Yarışması'nı kazanan mimar Utzon, inşaata 1958 yılında başladı. 1966 yılında hükümetin bina için ödemeleri kesmesiyle istifa eden Utzon, ilk başlarda inşaatın üç yılda ve yedi milyon dolara mal olacağını beyan etmişti. 16 yılda ve 102 milyon dolara mal olan opera binasının masrafları, organize edilen piyangoyla iki senede karşılandı. İnşaatın devamını üstlenen Peter Hall ve ekibi, öngörülen projeye üç yeni salon ekleyerek operayı bitirdi. 1973 yılında İngiltere kraliçesi II. Elizabeth tarafından açılan opera binası her yıl 7.5 milyon kişi tarafından geziliyor. İçinde beş tiyatro salonu bulunan binada toplam bin oda, beş prova stüdyosu, 60 soyunma odası, dört lokanta ve altı bar bulunuyor. 67 metre yükseklikte olan deniz kabuklarını andıran benzersiz çatısı ise, İsveç'ten getirilmiş 1 milyon adetbeyaz seramik fayansla kaplı. Binayı gezmek için yarım saatte bir tur yapılıyor.

Botanik bahçesi trenle geziliyor

Operayı gezdikten sonra hemen sağında yer alan Royal Botanic Gardens'a geçin. Sydney'in piknik yeri ve koşu alanı olan bu bahçeyi, küçük bir tren ile gezebilirsiniz. 30 dönüm araziye sahip bahçenin içinde valinin sarayı, çeşitli seralar ve 7 bin 500 çeşit bitki bulunuyor. Bahçenin en ilginç yeri ise üstünde binlerce yarasanın asılı olduğu dev ağaçlar. Bahçeden opera binasının manzarası çok göz alıcı. Bahçeyi gezdikten sonra öğle molası verip, rıhtımda bulunan Eastbank restoranında karnınızı doyurabilirsiniz. Sydney'in en tanınmış yemeklerinden biri olan Fish&Chips (balık ve patates kızartması) özellikle bu restoranda çok lezzetli. Rıhtımdan Sydney'in en eski köprüsü olan Harbour Bridge'i görebilirsiniz. Yemekten sonra ise rıhtımdan devam edip Modern Sanat Müzesi'ni (MCA) gezebilirsiniz. Avustralyalı çağdaş ressamların eserlerinin bulunduğu müzede yerli ve yabancı sanatçıların da sergileri düzenleniyor. 11 Nisan 2010'a kadar Olafur Eliasson'un 'Take Your Time' adlı sergisini gezebilirsiniz. Deneysel çalışmalarıyla ünlü olan Danimarkalı sanatçı, bu sergisinde doğa ile bilimin kesişmesini araştırıyor. Müze çıkışı ise biraz alışveriş için müzenin de üzerinde bulunduğu George Street'e yürüyebilirsiniz. İlk olarak Four Seasons Hotel'in girişinde bulunan Avustralyalı tasarımcı Helene Kaminski'nin hasırdan yaptığı şapka ve çanta koleksiyonuna göz atabilirsiniz. Biraz daha ileride Avustralya'nın meşhur botlarını üreten UGG mağazası ve kolonyal mimariye sahip Queen Victoria Building adlı alış veriş merkezi de bulunuyor.

Köpekbalıkları, penguenler, denizanaları...

Sydney'in bir başka ilginç rıhtımı ise Darling Harbour. Rıhtım boyunca eskiden fabrika, depo ve tersane olan binalar 1988'den beri restoran, bar ve turistik eşya satan mağazalara dönüştürüldü. Limanda ayrıca Sydney Akvaryumu ile Sydney Wildlife World de bulunuyor. Akvaryumda köpekbalıkları, penguenler, fosforlu denizanaları, renkli mercan atollerini, diğerinde ise Avustralya'da yaşayan sürüngen, kelebek, yılan ve küçük memelileri görebilirsiniz. Öğle yemeğinizi ise Fish Market'te (Balık Pazarı) yiyebilirsiniz. Yılda 15 milyon kilo balık ve deniz mahsullerinin satıldığı pazarda her şey self-servis. Türlü çeşitli balık, kabuklu ve bacaklı deniz mahsullerinden seçip dışarıdaki masalarda Anzak Köprüsü'ne bakarak yiyorsunuz. Genelde dondurulmuş olan deniz mahsulleri bazı tezgâhlarda canlı olarak da satışa sunuluyor. İstediğiniz ürün, ızgarada ya da yağda pişirilerek size teslim ediliyor. Pazarda ayrıca bir de içki satan bir dükkân var. Oradan istediğiniz şarap, şampanya ya da birayı alıp yemeğinizle içebilirsiniz. Yemekten sonra Chinatown'a (Çin Mahallesi) gidip mağazalardan baharat; doğal tıp ürünleri ya da Hello Kitty aksesuarlarını satın alabilirsiniz. Şehrin en meşhur Çin lokantaları da bu bölgede. Çin mahallesinin hemen bitiminde ise Chinese Garden of Frendship bahçesi bulunuyor. Bir dönümlük alanda yer alan bahçede köprüler, küçük kasırlar, şelaleler ve bir de çay salonu var. Şehrin bir ilginç sokağı da Oxford Street. Sydney gay cemaatinin yaşadığı sokakta gay barların yanı sıra ünlü Avustralyalı tasarımcıların şık butikleri de bulunuyor. Daha çok göçmenlerin oturduğu güney kısmında yer alan Crown Street ise Avustralyalı şeflerin restauranları ile ünlü. Sokak boyunca çok hoş küçük butiklere de rastlayacaksınız. Çocuklu aileler, mutlaka gemiyle gidilen Taronga Hayvanat bahçesiyle Luna Park'ı gezmeli. Her iki yere gitmek için Opera'nın yanında bulunan Circular Quay rıhtımından gemiler bulabilirsiniz.

Sydney'in ünlü plajları

Sydney'i Sydney yapan unsurlardan biri de plajları. Pasifik Okyanusu'na uzanan plajlar altın sarısı kumları, sörfçüleri ve güçlü dalgalarıyla meşhur. Şehir merkezine çok yakın mesafede olan plajlara gitmek için; Circular Quay'den kuzey plajlar için gemi, güneydekiler için otobüsten yararlanabilirsiniz. Genelde plajlarda şemsiye olmadığından yanınıza mutlaka güneş kremi alın. Uluslararası üne sahip olan Bondi Beach'in (Bonday okunuyor) ismi aborijin dilinde 'kayalarda kırılan dalgalar' anlamına geliyor. Bir km uzunluğundaki plajın güney kısmı daha yumuşak, kuzey tarafı ise çok daha sert dalgalı. Bu plajdaki dalgalar gerçekten görülmeye değer. Yaz aylarında köpek balıklarının koya girmesini engellemek için bir file takılıyor. Her sene ağustos ayında ise "Fun Run" adlı bir koşu düzenleniyor. 63 bin kişinin katıldığı koşu, 14 km uzunluğunda olup şehir merkezinden başlayıp Bondi'da bitiyor. Avustralya'nın en iyi sürfcüleri de Bondi'da antrenman yapıyor. Bondi kadar popüler olan bir başka plaj da Manly. Sydney'in kuzeyinde yer alan plaja gemiyle gidiliyor. Limanın karşısında bulunan plaj devasa çam ağaçlarıyla çevrili. Manly'de şezlong ve şemsiye kiralayabilirsiniz. Araba girmeyen sokaklarında her çeşit mağaza var. Deniz kenarında ise cafe, bar ve restoranlar bulunuyor. Son yıllarda sörfcüler tarafından tercih edilen Maroubra plajı ise Sydney'in güneyinde. Aborijin dilinde "gök gürültüsü" manasına gelen Maroubra, sert rüzgarı ve büyük dalgalarıyla meşhur. Küçük bir koyda yer alan plajda sadece bir kafe-restoran var.

Önemli bilgiler

Başkenti: Canberra. Konuşulan dil: İngilizce. Vize: Türklere vize gerekiyor. Vizeler Ankara'dan Avustralya Sefareti'nden sağlanıyor. Nasıl gidilir: Aktarmalı olarak Emirates, Etihad, Qatar, Malaysia, Qantas havayolları ile. Para birimi: Avustralya doları. (Amerikan dolarıyla nerdeyse eşit) Avustralya dünyanın en büyük adası, aynı zamanda da en küçük kıtası.

Nerede kalınır?


Park Hyatt

Sydney'in en göz alıcı manzarasına sahip otelden Opera ve Harbour köprüsü görülüyor.

Establishment Hotel

Sydney'in en güzel butik oteli olarak bilinen Establishment'in 33 odası, tasarım açısından görülmeye değer. Ünlülerin rağbet ettiği bu otelin çarşafları, keten.

L'Otel

16 odaya sahip olan bu butik otelde rahatlık ön planda. İçinde bir restoran ve spa da bulunan otelin bazı odalarında büyük teraslar var.

Nerede yenir?

The Boathouse Sydney en meşhur deniz mahsulleri restoranı olan The Boathouse, bu güne kadar birçok ödüle layık görüldü. Modern bir dekor ve muhteşem bir manzaraya sahip mekânda çok geniş bir istridye mönüsü var. End of Ferry Road, Glebe

Bills Surry Hills İlk lokantasını 22 yaşında 1993 yılında açan Bill Granger, Avustralya'nın en meşhur şeflerinden. Tokyo dahil çeşitli şehirlerde lokantaları olan Granger, geleneksel tatlardan hoşlanıyor. 359 Crown Street

Maya Da Dhaba Sydney'in en iyi Hint restauranlarından biri olan Maya Da Dhaba, çok geniş bir menüye sahip. BYO (Bring Your Own - Kendi içkini getir) konsepti geçerli. 431 Cleveland Street Surry Hills

Cafe Sydney Modern dekoru ve büyük terasıyla güzel bir rıhtım manzarasına sahip mekânda, modern Avustralya mutfağı sunuluyor. Custom House Level 5 31 Alfred Street

Nick's Bondi plajında yer alan mekân hemen plajın yanında. Mönüde Avustralya'ya has deniz mahsulleri ve etler bulunuyor. Queen Elizabeth Drive

 

Takvim
<<Haziran 2011>>
Pzt Sal Çar Per Cum Cmt Paz
    1 2 3 4 5
6 7 8 9 10 11 12
13 14 15 16 17 18 19
20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30      
Haber Bölümleri
Haber Kategorileri
Yayınlanan haberlere günlük olarak yukarıdaki takvimden, haberlerin kategorilerine ise aşağıdaki listeden ulaşabilirsiniz.