Bugün gelişmiş ülkelerin fosil yakıtlarına olan bağımlılığı sebebiyle tarih boyunca kullanılan diğer enerji kaynaklarını hatırlamak ilk etapta kolay değil. Önce odun ve diğer organik maddeleri yakarak başladık. Ardından balina yağını kaynaklar listesine ekledik. Endüstri devrimi sırasında büyük ölçüde kömür ve petrolü benimsedik. Global ekonomin büyük kısmını, çevre ve iklim ölçeğinde ödediğimiz yüksek bedele rağmen bugün fosil yakıtlar finanse ediyor. Dünya üzerinde daha az zararlı enerji kaynakları bulma adına büyük baskı var. Almanya'da Mainau adasında Mayıs ayında açılan "Keşifler 2010: Enerji" isimli sergi, insanlığın kullandığı enerji çeşitlerini ana çizgilerle gösterirken, sürdürülebilir enerji üretiminde ileri yöntemleri gözler önüne seriyor.

Kömürün Yüzyılı
18.yy sonralarına doğru kömür doğal kaynaklardan sonra en fazla aranan kaynak haline geldi. Özellikle Kuzey Amerika ve Avrupa'da zamanla ortaya çıkan sonuç geniş ölçüde endüstrileşme, kentleşme ve mobilizasyon oldu. İnsanlar, enerji kaynakları ve malların hareketi daha kolay ve etkin olunca dünya gittikçe bağlantıların daha sıkı olduğu bir yer halini aldı. Kömür kullanımının en büyük dezavantajı -endüstrileşmiş şehirlerin karakteristik özelliği- toz, kül, duman ve egzozun sebep olduğu kirlilik ve yüksek miktarlarda ortaya çıkan sera gazı idi.

Yüksek Enerji Toplumu
20.yy'da petrol en önemli enerji kaynağı haline geldi. Tüm kaynakların ötesinde, mobiliteyi evrimleştiren içten yanmalı motorlar, üretim ve günlük yaşam için yakıt sağladı. Milyonların yükselen yaşam standardının temeli büyüyen enerji tüketimine bağlıydı. Bu sayede yüksek enerji toplumları ortaya çıktı.

Pil Teknolojisi

Güç Tasarrufu
Gelecekte rüzgar, güneş enerjisi ve yenilenebilir enerjiyi kimyasal enerji olarak deoplayan gelişmiş pil teknolojisi kullanan toplumlar, sürdürülebilir enerjiyi rüzgar olmadığında ya da güneş ışığı çok uygun olmadığında da elde edebilecek. Elektrikli araçlardaki piller özel istasyonlarda birkaç dakika içinde yeniden doldurulabilecek.

Dünyanın İçinden Gelen Elekrik
Yüzeyin altındaki kaynaklardan çıkartılan ısıyı kullanan jeotermal enerji inovasyon ve gelişime açık ve sürdürülebilir enerji karmasına katkıda bulunan bir özelliğe sahip. Her zaman ve her yerde - iklim ve mevsimden bağımsız - neredeyse bitmez tükenmez bir enerji olarak görülüyor.

Biyoyakıt Enerjisi
Biyoyakıt enerjisi, karbondioksit yayılımını azaltmaya yardımcı bir enerji kaynağı ve arabalar için uygun olan yakıt üretimine yönelik bir karbon taşıyıcısı. Sentetik yakıtların daha saf olma gibi avantajları var. Ayrıca çevre için petrol bazlı ürünlerden daha uygun.

Güneş'in Ateşini Dünyaya Getirmek
Nükleer füzyon araştırmalarının amacı güneşin inanılmaz enerjisini üreten reaksiyonları benzer şekilde dünyada üretebilmek. 2 ışık atomunun çekirdeğinin birleşiminden elde edilen bir gramlık ürün, 11 ton kömürün ortaya çıkardığı enerjiye eş değer. Ancak bu üretim süreci 100 milyondan fazla derecelik ısıyı gerektirdiğinden füzyon tepkimeleri için manyetik alanlar gereklidir.

Güneşin Gücü
Fotoelektrik olayı Alexandre E. Becquerel tarafından 1839 yılında keşfedilmiş ve 1921 yılında Einstein, bu olayın fiziksel açıklamasını getirerek Nobel Ödülü'ne layık görülmüştü. 1954 yılında Bell Laboratuarı'ndan bilim adamları güneş pilini icat ettiler. Bugün güneş pilindeki yansımasız kaplama, en fazla ışık parçacıkları yayan güneş spektrumunun dalga boyuna uygun hale getirildi. Sonuç olarak, güneş pili tarafından yansıtılan ışık mavi görünüyor.

Yüksek Denizlerden Gelen Enerji
Çok genç olan offshore rüzgar çiftliği teknolojisinin faydaları:
Geniş anlamda yenilenebilir enerji kaynağı olarak kabul ediliyor. Temeli kara üzerindeki rüzgarlara göre daha güçlü olan açık denizlerdeki rüzgarlara dayanıyor. Rüzgar çiftlikleri büyük kömür yakıtlı enerji istasyonlarıyla eş düzeyde bir çıktı oluşturabilir.