Haberler

Süleymaniye’nin Akıbeti...

Tarih: 29 Kasım 2005 Yazan: Ebru Bayram

Süleymaniye için yapılan ve akıbeti belli olmayan projeler bitmiyor.

Yıl 1962, Prof. Dr. Sedat Hakkı Eldem, Süleymaniye ve çevresine ilişkin bir proje yapıyor. Ama, neden uygulanmıyor, niye rafa kalkıyor belli değil.

Yıl 1977, İstanbul Belediyesi tarafından hazırlanan ve bölgedeki 2200 tarihi evi kapsayan ‘Süleymaniye Projesi’ de ortadan kayboluyor.

Yıl 1994, Recep Tayyip Erdoğan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı, “Süleymaniye restore edilecek” diyor, ancak Erdoğan başkanlıktan ayrılıyor, proje erteleniyor.

Kaynak sorunu, yetersiz bütçe derken uygulanamayan projelerin ardından, 30 Haziran 2005 ‘Dünya Mimarlar Kongresi’, İstanbul’da toplanıyor, Süleymaniye saklanıyor mimarlardan.

Türkiye ne kadar farkındaysa, dünya da o kadar farkında Süleymaniye’nin yok olduğunun. Ne kadar saklanmaya çalışılsa da, UNESCO Direktör Yardımcısı, “Süleymaniye’yi kurtarmak için adım atmazsanız İstanbul’u Dünya Kültür Mirası Listesi’nden çıkarmak zorunda kalacağız” diyor.

Bu arada Ulusal Ahşap Birliği (UAB) ile Kültür Bilincini Geliştirme Vakfı (KBGV), iki ayrı projeyle İstanbul’un kültürel mirasını kurtarmak için harekete geçiyor. UAB, Siemens Ev Aletleri’nin sponsorluğunda Zeyrek’teki ahşap evleri restore etmeye başlıyor. Evler geleneksel teknikle aslına uygun olarak onarılıyor. Ulusal Ahşap Birliği Yıkılan 6 yapının 2sini kurtarıyor.

UNESCO’dan geçtiğimiz yıl, Süleymaniye’de ve tüm kentte geleneksel ahşap mimari kültürünün yok edildiği uyarısı geliyor. Birleşmiş Milletler’in bir organı olan kuruluş, kendi kültürümüzü yok ettiğimiz için bizi uyardıktan sonra bu konuda önlem alınmaya başlanıyor.
Neden bu uyarı?
Anıtlar Kurulu kararıyla yıkımına izin verilen evlerin yerine, dış cephesi eski binanın aynısı olması şartıyla betonarme binalar inşa ediliyor. Böylece koruma sağlanıyor, kültür aktarımı yapılıyor sanılıyor.

Ve geliyoruz 2004’e, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş Süleymaniye Projesi’ni açıklıyor ve ekliyor: “Bu evler tabii öncelikle mülk sahiplerine ait ama bir kültür mirası olarak da tüm milletin malı. AB ülkelerinde olduğu gibi biz de bu eserleri ülke adına kamulaştırıp, insanlığa yeniden kazandırmalıyız. Önümüzdeki yıldan itibaren Süleymaniye için özel bir bütçe ayıracağız, 3-4 yıl içinde 400 binanın restore edilmesi için start verdik. Süleymaniye iş merkezi olmaktan çıkarılacak, yeniden konut alanına dönüştürülecek. Yakılıp, yıkılarak otoparka dönüştürülen konaklar da orijinaline uygun olarak yeniden inşa edilecek.”

Proje’nin amacı; tarihin en büyük iki imparatorluğuna başkentlik yapmış olan İstanbul’u, dünyanın sayılı kültür başkentlerinden biri haline getirmek. İstanbul’da yaşayan insanların kültürel kimliklerini güçlendirerek, yaşadıkları kente sahip çıkmalarını sağlamak.


Bu amaç doğrultusunda, tasarıya göre, Unkapanı’na kadar inen bölgede birçok özel bina kamulaştırılarak yıkılıyor, yerine de depreme dayanıklı yalancı tarihi yapılar yapılıyor. Botanik bahçesi ile İstanbul Üniversite’nin ünlü giriş kapısı ve bahçesine de yeni fonksiyonlar veriliyor. Yapıların önü asfalt yollarda kaplanıp, granit kaldırımlar tasarlanıyor. İstanbul müze-kent oluyor! Kimlik korunuyor!
Yapı dergisinin Kasım ayı sayısına yazdığı yazıda, Doğan Kuban, İstanbul’un olağanüstü bir müze olduğundan bahsediyor ve “İstanbul müze-kent” sloganı arkasında yatan düşünceleri öğrendiğinde düştüğü dehşeti anlatıyor. Tarih bilincimizin yok olduğunu vurguluyor.

Prof.Dr. Doğan Kuban, Süleymaniye ve Şehzade gibi büyük sanat yapıtlarının etrafına sahte dokular ve binalar yapmak kentin tarihine ve kültürüne hakarettir diyerek belediye sorumlularına ve proje hazırlayanlara Türk kent dokusunun özelliklerini hatırlatmak gerektiğini düşünüyor; yapıların apartman olmadığını, evlerin çoğunun bahçeli olduğunu, yapıların eşit yükseklikte omadığını, sağır bahçe duvarının sokak dokusunda önemli fizyonomik bir öğe olduğunu ve sokakların kaldırımsız, yürüyen insanlar için olduğunu hatırlatıyor.

Henüz uygulamaya geçmeyen projenin akıbetinin ne olacağı ise merakla bekleniyor ve en önemlisi köklü geçmişi olan müze İstanbul muammaya ilerliyor.

Takvim
<<Haziran 2011>>
Pzt Sal Çar Per Cum Cmt Paz
    1 2 3 4 5
6 7 8 9 10 11 12
13 14 15 16 17 18 19
20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30      
Haber Bölümleri
Haber Kategorileri
Yayınlanan haberlere günlük olarak yukarıdaki takvimden, haberlerin kategorilerine ise aşağıdaki listeden ulaşabilirsiniz.