Haberler

İstanbul Towers nasıl Dubai Towers oldu

Tarih: 1 Aralık 2005 Kaynak: Akşam Yazan: Nurten Yalçın Erüs

İstanbul Levent’te yapılması planlanan Dubai Towers çok tartışma yarattı. Bu tartışmalar bitecek gibi de görünmüyor. Sadece ismi bile pek çok kişinin kanına dokunmuş durumda. Size anlatacaklarımı ise sabırla okumanızı rica ediyorum. İşte size, günlerdir “Projesi olmayan, hayali kuleler... Levent bu projeye hazır değil” eleştirilerine kulak tıkayan İstanbul Belediyesi’nin sessizliğinin sebebi. 5 milyar dolarlık bir projenin sırf hazırlıksız olmamak adına nasıl ‘yolda’ hazırlandığının kanıtı. Bilgiler çok ‘içeriden’. Eğer Belediye’de biraz iletişim becerisi ve sorumluluk olsaydı, yüzlerce soru işareti yaratan bu işi başka türlü anlatabilirdi. Dubai International Properties (DIP) ile İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin kurduğu şirketin yapacağı kulelerin ‘temelinin’ nasıl atıldığını özetleyelim...

“Hazır stand varken,hadi gidelim”
2005’in başında, KİPTAŞ’ın genel müdürlük binasında yaklaşık 40 kişi hararetle tartışmaktadır. Konu, dünyada gayrimenkul sektörü için bir numaralı şov alanı Uluslararası Gayrimenkul Fuarı’na (MIPIM) katılımla ilgilidir. İstanbul Belediyesi MIPIM’den tam 800 metrekarelik alanı, yaklaşık 800 bin euro’ya kiralamıştır. Ne var ki, katılımcıların iki-üç yılda hazırlandığı bu fuarla ilgili belediyenin hiçbir hazırlığı yoktur. Ne standın tasarımı, ne maket... Fuara gelecek yatırımcılar için hazırlanan bir proje tanıtım kataloğu bile yoktur. O salonda tartışılan ise, sadece iki ay kala hangi işin nasıl yapılacağıdır. Belediye yetkilileri, hizmet alınan üçüncü partiler, danışmanlar... O toplantıda ‘yetiştiririz’ kadar ‘yetiştiremeyiz’ diyen de olur. “Zaman az ama elimizden geleni yapalım, fuara mutlaka katılalım” kararıyla salondakiler dağılır. Ne var ki, fuarda “Hadi İstanbul’a gelin, yatırımcı arayan projelerimiz var” demek için tek bir proje taslağı yoktur.

İstanbul haritası açılır ve...
Belediyeye bağlı İstanbul Şehir Atölyeleri’nin barakadan bozma binasında, yaklaşık 100 üniversiteli gece gündüz demeden, fuar için çalışmaya başlar. Tanıtım CD’sinden müziklere kadar her şey bu gençlerin elinden çıkar. Fuarda yatırımcılara sunulacak İstanbul projelerinin taslakları ise el yordamıyla hazırlanır. Bir toplantı odasında büyük bir İstanbul haritası açılır ve belli bölgeler tespit edilir. Fuarda yatırımcıya sunulan ve aralarında İstanbul Mall, Haliç Kongre Merkezi, Çamlıca Kulesi gibi 20 projeden, adına ‘Istower’ denilen ve yer olarak da Levent’in uygun görüldüğü proje ise işte bugün adı Dubai Towers’a dönüşen projedir.

İlk temas Cannes’da
Tarih 8 Mart 2005. Yer Cannes, MIPIM’deki İstanbul standı. Belediye Başkanı Kadir Topbaş ve ekibi dört günlük fuar için Cannes’da. Fuarın ikinci gününde Dubaili The Amenities’den yetkililer İstanbul standına gelir. İstanbul ile, özellikle de sahil projeleriyle ilgilendiklerini söylerler ve ‘Istower’ hakkında detay isterler. Fuar dönüşünde Dubaililer doğrudan Ankara’ya yönlendirilir ve bugünkü noktaya gelinir. Fuarda dağıtılan proje kitapçıklarında adı ‘Istower’ olan projeni ismi, sonradan yatırımcının ve bağlı olduğu reklam ajansının isteğiyle değişir. Bu ajansın ismini şimdilik açıklayamıyoruz. Çünkü ajansın Türkiye ofisinde ulaştığımız kişi bu konuda konuşamayacağını söylüyor.

Katalogda Proje Böyle Tanıtıldı
MIPIM’de İstanbul standında yatırımcılara dağıtılan proje kataloğunda Istower adıyla yer alan projede mevki açıkça 4’üncü Levent olarak tarif edilmiş.

Sorular... Sorular...
Bu arada genel kanı, İstanbul standının büyük sükse yaptığı yönünde. Açılış gecesinin sponsoru İstanbul Büyükşehir Belediyesi. Fuarda yayınlanan resmi gazetede yüzlerce stand içinden her gün haberi gazeteye giren tek yer İstanbul. MIPIM yıllık kataloğunun arka kapak ilanında İstanbul var. Yani, orada fena iş yapılmamış. Böylesine ciddi bir fuara katılırken, hazırlıklar iki aya sıkıştırılır mı? Kağıt üzerinde projelerle bu fuara gidilir mi? Hadi, gittiniz. Yatırımcının dikkatini çekmeyi de başardınız. Projeleri gösterdiniz. Proje taslağında ne yazıyorsanız, yatırımcı onun üzerinden yol alacak, bu belli. Bu riski nasıl göze aldınız? “Levent’i kime, nasıl verdiniz?” sorusunu düşünmediniz mi? Şu anda İstanbul’da yatırımcıyı karşılayacak herhangi bir ofis var mı? İşi oldu bittiye getirmek yerine, enerjinizi yatırımcıyla ilgilenecek kalkınma ve yatırım ajanslarının kurulmasına verseniz daha iyi olmaz mıydı? Ciddi bir fuarda, hızla bağıtlanan bir anlaşmanın iletişimi nasıl bu kadar mı yanlış yapılabilir?

Koç, Yoplait’i neden istemedi?
Koç Grubu eski Tüketim Grubu Başkanı Cengiz Solakoğlu ile sohbet ediyoruz. Ona, yabancı sermayenin Türkiye’ye ilgisini nasıl karşıladığını soruyorum. “Gelsin ama çok dikkatli olalım. İyisi var, kötüsü var” diye başlıyor ve Koç’ta yaşadığı bir deneyimi anlatarak devam ediyor: “1998’de Fransızlar bizim SEK ile ilgilendiler. Ben SEK’in yönetim kurulu başkanıyım. Görüşmeler ilerledi, ortak olacağız. Satır aralarında, zamanla SEK markasını öldürmeyi planladıklarını sezdim. Son buluşmada onlara şunu sordum: Müşteri bende, dağıtım kanalı bende, yoğurt bende. Anladık, daha katma değerli ürünler yapacağız. Zihinlere senin markanı kazıyacağız.

Pazar payın olacak. Peki 5-10 sene sonra gideceğim dediğinde, markanın mülkiyeti kime ait olacak? Orada da ortak mıyız? ‘Bize yani Yoplait’ye ait olacak’ dediler. Masadan derhal kalktık.” Evet, şimdi Pınar ile ortak olan Yoplait, ilk ortaklık görüşmesini Koç ile yapmış. “Ortak olarak geliyor. Arazi, bürokratik ilişkiler, pazar bilgisi bizden. Şirket zarar ediyor diye ortaklığa son veriyorlar. Sonra senden öğrendikleriyle pazar payını büyütüyor, tek başına kara geçiyor.

Yabancı sermayeye evet ama kendi marka değerini de koruyacaksın” diyen Solakoğlu, şu ara herkesin Mevlana misali tüm kapılarını yabancı sermayeye açmış olmasını biraz tehlikeli buluyor. Bu arada doğrudan söylemese de yukarıdaki tarifi bana Danone-Sabancı ayrılığını anımsattı.

Takvim
<<Haziran 2011>>
Pzt Sal Çar Per Cum Cmt Paz
    1 2 3 4 5
6 7 8 9 10 11 12
13 14 15 16 17 18 19
20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30      
Haber Bölümleri
Haber Kategorileri
Yayınlanan haberlere günlük olarak yukarıdaki takvimden, haberlerin kategorilerine ise aşağıdaki listeden ulaşabilirsiniz.