Haberler

222 yıllık Yıldız’ın hali içler acısı

Tarih: 1 Mart 2011 Kaynak: Haber Türk Yazan: Sultan Uçar
Sultan II. Abdülhamid'in görüntü alınmasına izin vermediği tek yer olan Yıldız Sarayı'ndaki Harem Dairesi'ni, HABERTÜRK görüntüledi.

Osmanlı İmparatorluğu'nun son dönemlerine tanıklık eden önemli bir yapı Yıldız Sarayı... 1789'da yapımına başlanan ve son 130 yıldır çatı onarımı dışında tek çivi çakılmadığı ortaya çıkan saray perişan halde.

Eşsiz resimlerin yer aldığı tavanlar, çatıdan sızan yağmur sularıyla çürümüş. Merdivenler, kapılar, pencereler dökülüyor. İlk elektrik ve kalorifer sisteminin kurulduğu yer olarak bilinen haremde, kalorifer petekleri ve merdiven trabzanları pastan çürümüş halde.

Yıldızı sönen harem...

DÖŞEMELER DELİK DEŞİK
Zemin döşemeleri de delik deşik olan Yıldız Sarayı Haremi'nde bugünlerde çok yoğun bir çalışma var. Saray, İstanbul İl Özel İdare Genel Sekreterliği İmar Yatırım ve İnşaat Daire Başkanlığı'nca 11.5 milyon TL'lik dev bir bütçeyle ilk kez kapsamlı bir restorasyona alındı.

Cariyeler Dairesi'nden başlanılan restorasyonda önce asıl dokuya ulaşmak için boyalar hassas bir çalışmayla sökülecek. Böylelikle o döneme ait sürpriz yazı, günlük hatta tarihsel değeri olan takı ve benzeri eserlere ulaşılması da bekleniyor.

KANUNİ'NİN AV SAHASI
Kanuni Sultan Süleyman döneminde av sahası olarak kullanılan, Yavuz Sultan Selim döneminde ise yapılaşmanın başladığı Yıldız Sarayı, Osmanlı İmparatorluğu'nun son dönemlerine tanıklık eden çok önemli bir eser.

Sultan Abdülaziz'in tahttan indirilmesinden sonra göreve gelen Sultan V. Murad'ın 92 gün süren saltanat günlerinde oturduğu, II. Abdülhamid'in ise tam 33 yıl boyunca imparatorluğu yönettiği Yıldız Sarayı'nda geçtiğimiz yıl tamamlanan Büyük Mabeyn Köşkü Restorasyonu'ndan sonra şimdi de Harem Dairesi'nin kapıları restorasyon için açıldı.

11.5 MİLYONLUK ONARIM
Yıldız Sarayı Haremi, İstanbul İl Özel İdare Genel Sekreterliği İmar Yatırım ve İnşaat Daire Başkanlığı'nca 11.5 milyon TL'lik dev bir bütçeyle ilk kez kapsamlı bir restorasyona alındı. Restorasyonun başına Kültür ve Turizm Bakanlığı İstanbul Rölöve ve Anıtlar Müdürlüğü Yıldız Sarayı Kontrol Amiri Restoratör Ahmet Selbesoğlu getirildi.

Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay'ın da, yaklaşık 10 gün önce başlayan çalışmaları saraya bizzat gelerek incelediği öğrenildi.

RESTORASYON 2 YIL SÜRECEK
Yıldız Sarayı'ndaki 10 bin metrekarelik alanda 2 yıl sürmesi beklenen çalışmayla; Sultan II. Abdülhamid'in Dairesi, Kadın Efendiler I ve II. Dairesi, Cariyeler Dairesi, Hazinedar Dairesi, Usta Kadınlar Dairesi, Cariyeler Dairesi Taşlığı, yapılar arasındaki geçitler, harem bahçe ve avluları restore edilecek.

Restorasyon öncesi ve sonrası 3 ayrı kamera ile kayıt altına alınacak. 10 bin metrekarelik alandaki restorasyonun 2 yıl sürmesi bekleniyor. Çalışmaların sonunda harem, multivizyon gösterileri, okuma ve oturma bölümleriyle yaşayan hale getirilerek, ziyarete açılacak.

1789'DA YAPTIRILDI
II. Abdülhamid'in haremi III. Selim'in annesi Mihrişah Sultan için 1789'da yaptırılan Yıldız Sarayı, özellikle II. Abdülhamid döneminde 1876-1909 yılları arasında Osmanlı'nın yönetim merkezi olarak kullanılmaya başlandı.

Dolmabahçe'nin denizden kuşatılma ihtimalini dikkate alan II. Adülhamid 1877'de bir gece yarısı, "Taşınıyoruz" diye emir verdi. İmparatorluk böylece Yıldız'a yerleşti. Saraydaki asıl yapılaşma bu dönemde başladı. Osmanlı döneminde elektirik tesisatı ve kalorifer sisteminin de ilk kez burada kullanıldığı biliniyor.

54 YIL KIŞLA OLDU
Sultan II. Abdülhamid tam 33 yıllık saltanatında sarayı, resmi dairesi ve haremi olarak kullandı. Yıldız Sarayı'nda III. Selim'in annesi Mihrişah Valide Sultan'ın yanı sıra Sultan Abdülmecid'in annesi Bezmialem Valide Sultan'ın da yaşadığı biliniyor. Sultan Abdülhamid'in 31 Mart Vakası'ndan sonra tahttan indirilmesi üzerine saray bir halk kalabalığı tarafından yağmalanıp kısmen de yakıldı.

Osmanlı İmparatorluğu'nun yıkılmasıyla 1924 yılında Yıldız Sarayı, Harp Akademileri Komutanlığı'na geçti. 1978'de Kültür Bakanlığı'na devredilene kadar komutanlık tam 54 yıl boyunca sarayı kışla olarak kullandı. Saray duvarlarındaki yabancı boya ve badanaların da bu dönemde yapıldığı düşünülüyor.

SARAYDA KULLANILAN PARFÜMLER
Fransa'daki Louvre Müzesi'nde yer alan belgelerden formüllerine ulaşılarak Osmanlı döneminde sarayda kulllanılan kokular yeniden üretildi. Firma sahibi Hamza Topal, 40 kokudan ancak 12'sinin formülüne ulaştıklarını söyledi. Kokular isimleriyle şöyle:

Padişah: Etken maddesi çam kökü ve afrodizyaktan oluşuyor.

Yavuz Sultan Selim: Çam ve kehribar karışımı. Öz güveni artırıyor.

Sema: Misk kokusu. Hz. Muhammed'in kullandığı öne sürülüyor.

Kaptan-ı Derya: Nane ve limon özlü.

Lokman Hekim: Portakal ve kayısı karışımı, meyve özlerinden oluşuyor.

Saray: Gül ve lavantadan oluşuyor. Valideler kullanıyor.

Sahra-i Cedid: Çiçek özlerinden, çilek kokusunu andırıyor. Afrodizyak etkili.

Şehr-i İstanbul: Boğaz ve deniz kokusunu andıran limoni bir koku.

Cariye: Lavanta özlü, stres alıcı özelliğe sahip.

Harem: Sümbül aromalı. Afrodizyak etkisi ile cazibeyi artırıyor.

Hürrem Sultan: Kehribar ve baharatlardan oluşuyor. Otoriter kadınlar tercih ediyor.

Sadrazam: Vanilya aromalı kokunun sahibine karşı hoş muhabbet hissi duyulurken, yöneticiler tarafından tercih ediliyor.

Takvim
<<Haziran 2011>>
Pzt Sal Çar Per Cum Cmt Paz
    1 2 3 4 5
6 7 8 9 10 11 12
13 14 15 16 17 18 19
20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30      
Haber Bölümleri
Haber Kategorileri
Yayınlanan haberlere günlük olarak yukarıdaki takvimden, haberlerin kategorilerine ise aşağıdaki listeden ulaşabilirsiniz.