Haberler

Politik Kamusal Alanlar

Tarih: 30 Ocak 2006 Yazan: Pınar Gökbayrak

Totaliter rejimlerde mimari ürünlerin, rejimin gücünü artıracak araçlar olarak kullanılmasından, fiziki çevrelerde şeffaflık ve eşitlik yaratarak demokratik bir topluma gidişi hızlandırma çalışmalarına değin pek çok anlamda ve durumda, mimarlık ve politika birbirine oldukça yakın durmuş ve ilişkileri de bir o kadar uzun bir süreye yayılmıştır.

Geçtiğimiz aylarda, Türkiye’de pek çok büyük yatırım söz konusu olmuştu. Dubai Kuleleri’ne ve 3. Boğaz köprüsü gibi kentsel ölçekli bir dizi proje, politik gündemin önemli konuları arasında yer almıştı. Kimi zaman yerel yönetimlerden çok merkezi hükümetin ön plana çıktığı çeşitli tartışmalar genel medyada boy göstermişti. Bu gibi bire bir mimari ürüne yönelik politik kararların ötesinde, aslında toplumun işleyişine dair öngörülen pek çok düzenleme de dolaylı yoldan mimarlığın gündemine yerleşebiliyor. Toplum düzenine dair pek çok yasa aslında toplum düzeninin sahnesi olan kamusal mekanlarda kendini var ediyor ve getirilen yeni düzenlemelerle bu mekanların mimari nitelikleri de dönüşüyor.

Son olarak İngiltere’de başbakan Tony Blair’in toplum huzurunu sağlamak adına aldığı kentsel ölçekteki kararlar bu nedenle mimarlar ve kent plancıları tarafından da yakından takip edildi; bir kesim tarafından desteklenirken, bir kesim tarafından da oldukça eleştirildi.

Tony Blair Ocak 2006 içinde “Give Respect Get Respect” (Saygı Göster, Saygı Gör) altbaşlıklı Respect projesini açıkladı. Kanunlara saygılı vatandaşların haklarının korunmasının öncelikli olduğunu savunan Blair’in bu projesi, toplum huzurunu bozan durumlarda daha yüksek para cezalarını uygulamaya sokuyor, yerel örgütlere ve polise huzursuzluk çıkaran kişilerle anında mücadele edebilmeleri için daha fazla yetki veriyor. Ancak Blair, toplum huzuru için yeni ve daha radikal kararlar alırken, bir yandan da aslında kamusal mekanın içinde barındırdığı heterojenliği ve potansiyelleri minimuma indiriyor, bu nedenle de pek çok kişiden kimliksiz kamusal mekanların önünü açtığına dair eleştiriler alıyor.

Geçtiğimiz hafta mimarlık merkezi Cabe tarafından Londra’da düzenlenen “Geleceği Tasarlamak” başlıklı konferansta Rem Koolhaas İngiliz hükümetini, tartışmalı yeni gündemleri Respect konusunda uyardı: “Respect, İngiltere’nin kamusal mekanlarındaki hayatı yok edecek!”

Konferansı takip eden Will Hurst Rem Koolhaas’ın, İngiliz hükümetinin kamusal hayata mekanlar aracılığı ile olumsuz yönde sekte vuracak bu yeni girişimine yönelik eleştirilerini şu şekilde aktarıyor:

Koolhaas, Tony Blair’in toplum huzursuzluğuna neden olan kesime yönelik geliştirdiği politikaya, toplumdan kişileri “ihraç” edeceğini ve İngiliz vatandaşlarını sterilize edip homojenleştireceğini iddia ederek, ciddi bir darbe indiriyor. Koolhaas, özel sektör egemenliğinde bir yapılanmanın, risk almaktan korkan bir kültürün ve toplum huzurunu bozan davranışlara getirilen yasaklamaların ruhsuz kentler yaratmak için adeta bir ittifak oluşturduğunu iddia etti.

Konferansından sonra bu konuda Building Design’a bir açıklama yapan Koolhaas “Kentler asla Respect kampanyasının bir parçası olmamalılar,” diyerek görüşünü özetledi. “Respect gündeminin toplum içinde yeni ayrıştırmalar için bir mazaret olarak kolayca kullanılabileceğini düşünüyorum. Respect’in sembolünün dahi tehditkar olduğuna inanıyorum,” diye ekledi.

Koolhaas özel sektörün güdümünde risk almaktan çekinen yenileme projelerinin “bir kentin hayat damarını nasıl kuruttuğuna” örnek olarak Las Vegas örneğini verdi. Kentin vahşiliği ve önceden kestirilemezliğinin ehlileştirilmek yerine nasıl tamamen ortadan kaldırıldığına işaret edip, “Kamusal alanı korumak adına mahremiyetimizden ciddi feragatlarda bulunduk,” diye ekledi.

Koolhaas kendi geliştirdiği Batı Londra’daki 16 hektarlık White City projesinin kent içinde “kaotik” bir alan yaratacağını ve pek çok farklı aktiviteyi barındıracağını belirtti. Bartlett Mimarlık Okulu’nun yöneticisi ve kamusal alan konusunda uzman Iain Borden ise, Blair’in bu düzenlemesiyle kamusal alanların olası tehlike ve risklerden izole edildiği konusunda Koolhaas’la hemfikir olduğunu ancak bir kentte mimarlığın tek başına heyecan ve hareketlilik yaratabileceğine de inanmadığını ifade ederek “Koolhaas da White City projesinde bir hareketlilik garanti edemez,” diye ekledi.

Kaynaklar:
“Blair Launches 'Respect' Agenda”, Telegraph, 10 Ocak 2006.
“Eviction Threat in 'Respect' Plan”, BBC, 10 Ocak 2006.
Hurst, Will, “Koolhaas Warning over Blair’s Respect Agenda”, Building Design, 20 Ocak 2006.

YorumlarYorum Sayısı: Henüz hiç yorum yapılmamışBütün yorumları forumda okuyun!
Bütün yorumları forumda okuyun!
Takvim
<<Haziran 2011>>
Pzt Sal Çar Per Cum Cmt Paz
    1 2 3 4 5
6 7 8 9 10 11 12
13 14 15 16 17 18 19
20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30      
Haber Bölümleri
Haber Kategorileri
Yayınlanan haberlere günlük olarak yukarıdaki takvimden, haberlerin kategorilerine ise aşağıdaki listeden ulaşabilirsiniz.