Risk, değer ve kira artışı kriterleri göz önünde bulundurularak 27 Avrupa şehrinin gayrimenkul piyasası için yapılan genel sıralamada Türkiye, geçen yıla göre 19'uncu sıradan 13'üncülüğe geriledi. Sıralamada ilk üç sırayı Paris, Londra ve Helsinki oluşturdu.
Türkiye, bu düşüşe rağmen favori gayrimenkul yatırım ülkeleri arasında gösterilirken uzmanlar, yatırım mevzuatı, altyapı gibi konularda şeffaflık sorununun Türkiye'nin sıralamada gerilemesinde etkili olduğuna dikkat çekiyor. Uzmanlar, İstanbul'un yatırım açısından riskini koruduğunu, ancak gerekli önlemler alınırsa şehrin cazibesinin uzun yıllar süreceğini düşünüyor. Yabancı yatırımcılar özellikle İstanbul'da 3 ve 4 yıldızlı otel inşaatlarında 'patlama' bekliyor. Konut inşaatları hızla artarken özellikle mağaza, alışveriş merkezi, restoran gibi sürekli tüketici hareketinin yaşandığı perakende sektörüne yönelik yatırımlarda, İstanbul'un yanı sıra Adana, Mersin, Gaziantep, Kayseri gibi kenlerin de ilgi odağı haline geleceği belirtiliyor.
Kârlılıkta ilk sırada
Urban Land Institute (ULI) ve PriceWaterHouseCoopers (PWC) tarafından hazırlanan 'Avrupa Gayrimenkul Trendleri 2006' raporu İstanbul'da açıklandı. Buna göre, İstanbul, 27 Avrupa ülkesi arasında sermaye artışı, gelişme ve getiri bakımından ilk sırayı alırken kira artışında dördüncü sırada yer aldı.
İstanbul, genel sıralamada geçen yıla göre düşüş göstererek 13'üncü sıradan 19'unculuğa gerilemesine rağmen yatırımcıların, özellikle perakende sektörü için 'satın alınması' gereken şehir tanımını kullandığı bir pazar. Gelişim açısından ilk sırayı alan İstanbul, risk sıralamasında ise 26'ıncı durumda.
Rusya ile yarışılıyor
Rapora göre, Türkiye, otelcilik sektöründe gelişim için en uygun ülkeler arasında Rusya ile yarışıyor. Türkiye ile Rusya arasında gayrimenkul piyasası açısından 'çekişme' olduğuna dikkat çekilirken Rusya'nın yüksek risk nedeniyle İstanbul'un gerisinde olduğu belirtiliyor.
İstanbul'un gayrimenkul piyasası acısından en kârlı şehirlerden biri olduğunu söyleyen ULI Avrupa Kentsel Dönüşüm ve Sürdürülebilirlik Merkezi Genel Müdürü Andrea Carpenter, "İstanbul'un pozitif bir hikâyesi var. Ama hâlâ hak ettiği sayıda yabancı yatırımcıyı çekemiyor. Çünkü yabancılar hâlâ İstanbul'u bilmiyor. Ancak bu şehri gördükten sonra yatırım kararı alıyorlar" dedi. İstanbul'un özellikle otel inşaatları açısından önemli sahalardan biri olarak görüldüğünü aktaran Carpenter, "İstanbul'da üç ve 4 yıldızlı otel inşaatları patlayacak. Konut inşaatları da hızlanarak artacak" açıklamasını yaptı.
'Şeffaflık' gerekiyor
27 Avrupa şehrini kapsayan ve risk ile değer ve kira artışı kriterleri göz önünde bulundurularak gerçekleştirilen genel değerlendirmede Paris, ilk sırada bulunurken bunu sırasıyla Londra, Helsinki, Madrid, Barcelona, Stockholm, Dublin, Lyon, Kopenhag ve Edinburg şehirleri izledi. Münih, Frankfurt gibi Almanya'nın önemli şehirleri sıralamada çok gerilerde yer alıyor. Bu gelişmede Alman ekonomisindeki durgunluk, yaşlı nüfus ve siyasi değişimler etken olarak gösteriliyor.
İstanbul'un 27 Avrupa ülkesi arasında geçen yıla göre 13'üncülükten 19'unculuğa gerilemesini yatırım mevzuatının sadeleştirilerek daha 'şeffaf' hale getirilmesine dayandıran ULI Avrupa Kentsel Dönüşüm ve Sürdürülebilirlik Merkezi Genel Müdürü Carpenter, "Aslında İstanbul önemli bir başarı elde etti. Ancak Helsinki, Stockholm gibi şehirlerde piyasanın şeffaflığı İstanbul'un sıralamadaki yerini geriletti. Örneğin, Rusya'da sıralamada altıncılıktan 26'ncılığa geriledi. Çünkü, müthiş fırsatlar var ama çok da riskli. İstanbul ve Moskova her şeye rağmen gelişimini sürdürüyor" diye konuştu. Yabancı yatırımcıların yeni rotaları hakkında da bilgi veren Carpenter şunları söyledi:
Öne çıkan bölgeler
"ABD'den aldığımız sinyaller yatırımların Asya'ya kaydığı yönünde. Doğu, Avrupa'dan daha kârlı olarak değerlendiriliyor. Avrupalı yatırımcılar arasında ise Kıbrıs, Ukrayna, Romanya, Baltık Ülkeleri ön plana çıkmış durumda. Avrupa'da müthiş bir sermaye fazlalığı var." Yurtdışında perakende alanları, alışveriş merkezleri ve otellerin yatırım açısından ilk sırada olduğunu, konut inşaatlarının ise geri planda kaldığını anlatan Carpenter, bu konuda İstanbul ve Rusya'nın ise istisnai ülkeler olduğuna dikkat çekti.