Azınlık mülklerinin iadesi ve tazmini düzenlemesi yapılırken, İstanbul'da Surp Pırgiç Ermeni Hastanesi'ne ait yedi katlı bina, Milli Emlak tarafından satıldı.
Beyoğlu İstiklal Caddesi'ndeki yedi katlı bina, vasiyet yoluyla bin 952 yılında Surp Pırgiç Hastanesi Vakfı'na kaldı. Vakıf, burasını kiraya vererek gelir elde ediyordu.
Ancak Vakıflar Genel Müdürlüğü, Yargıtay'ın 1974 tarihinde aldığı azınlık vakıflarının 1936'dan sonra mülk edinemeyecekleri kararına dayanarak, gayrimenkulün eski sahibine iadesi için dava açtı.
Altı yıl süren davanın sonunda bina eski sahibine iade edildi. Ancak, bu kez de eski sahibi bulunamadığı için, gayrimenkul, Ermeni Vakfı'na değil, Hazine Müdürlüğü'ne geçti.
Ankara'da azınlık mallarının iadesi ve tazmini düzenlemesinde anlaşmazlık yaşanırken, bu kez de yıllar süren bu hukuki sürecin ardından Ermeni cemaatine ait bina, 1 mart 2005'te satıldı.
Bina 4 milyon 160 bin YTL'ye satıldı
Binanın yeni sahibi, 4 milyon 160 bin YTL'ye Stil Çizgi İnşaat adlı şirket oldu. İstanbul'da sadece burası değil, Ermeni cemaatine ait 41 bina, yine azınlık vakıflarının mal edinemeyeceği gerekçesiyle, vakıfların elinden alındı.
Sadece Ermeniler değil, Türkiye'deki diğer azınlık vakıfları da gayrimenkulleriyle ilgili sorunlar yaşıyor. İşte onlardan biri de İstanbul Gümüşsuyu'ndaki Kutsal Kalp Kilisesi.
1337 yılında inşaa edilen kiliseyi şu anda Süryani Katolik patrik vekilliği kullanıyor. Kilise, Katolik Cizvit tarikatı adına Jean Etiyen Dodüm tarafından, 10 bin Osmanlı lirasına satın alınmış.
Ancak, Dodüm şimdi hayatta olmadığı için, kilise, 1963 yılında Maliye Hazinesi adına tapuya tescil edilmiş. Şimdi ise, Vakıflar Genel Müdürlüğü, şu anda kullanılan kiliseyi, Maliye Hazinesi'nden geri istiyor.
Tazminat talebiyle AİHM'ye başvuruldu
Davayı üstlenen Kezban Hatemi bile, Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün gayrimenkul olmayan, bir ibadethaneyi neden istediğine anlam veremiyor. Çünkü, 6570 sayılı kanuna göre, kilise, ibadethane dışında bir amaç için kullanılamıyor.
Beyoğlu'nda Ermeni cemaatine ait binayla ilgili olarak vakıf şimdi bina satıldığı ve iç hukuk yolları tükendiği için, tazminat talebiyle Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne başvurdu. Kutsal Kalp Kilisesinin durumu ise devam eden dava sonunda netleşecek.