"Kültür, sanat, kongreler, turizm ve fuarlar merkezi" olma iddiasıyla yola çıkan İzmir'e, yeni biçilen "gökdelenler kenti" sıfatı, valilik engeline takılmak üzere. İzmir Valiliği, büyükşehir belediyesinin "Üçüncü İzmir" olarak adlandırılan Alsancak LimanıTuran arasındaki imar değişikliği girişimlerini yargıya taşıdı. Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu , yargı sürecinin sonlanmasını bekleyeceklerini bildirdi.
Fikir projesi, Ahmet Piriştina 'nın büyükşehir belediye başkanlığı döneminde uluslararası yarışmayla belirlenen kentin yeni merkezi, 550 hektarlık bir alanı kapsıyor. İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi'nin geçen haftalarda yapılan toplantısında, bölgeyle ilgili daha önce zeminde yüzde 25, 30 ve 35 olan kullanım hakkı, yüzde 40, 45 ve 50'ye yükseltilmişti. Planda 3 ve 3,5 emsal olarak iki tip şeklinde kabul edilen inşaat yoğunluğu hakkının da 4 ve 4,5 emsale çıkarılmasına karar verilmişti.
Bayındırlık il müdürlüğü konuyla ilgili bir rapor hazırladı ve valiliğe iletti. Raporda, imar yoğunluk artışına karşın sosyal donatı ve yeşil alanların sabit tutulduğu vurgulandı. Valilik de, yürütmenin durdurulması istemiyle bölge idare mahkemesine başvurdu.
Bayındırlık İl Müdürü Ata Erpolat , İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi'nde kabul edilen yoğunluk artışının nüfusa yansımadığını belirterek, "Plan değişikliğiyle nüfus yoğunluğunda artışı oldu. Ancak nüfus yoğunluğu artışına paralel olarak yönetmelik gereği sosyal ve teknik alt yapı planlarının artması gerekiyor. Bu yapılmamış. Bu gerekçeyle İzmir Valiliği'ne raporumuzu sunduk. Valilik de dava açtı" dedi.
Planların doğru olup olmadığını kontrol ettiklerini kaydeden Erpolat, "imar planını düzeltin" deme yetkilerinin bulunmadığını söyledi. 10 günlük yasal süre içinde idare mahkemesine başvurulduğunu bildiren Erpolat, mahkeme sonucunun belediye tarafından değerlendirileceğini belirtti.
Kocaoğlu, yargı sürecinin sonlanmasını bekleyeceklerini kaydetti. Bölgeye ilişkin imar planının düzenlenmesi konusunda herkesin aynı düşüncede olduğunu savunan Kocaoğlu, "Yargıya intikal ettiği için fazla bir şey söyleyemeyiz. Ama biz bu kararı inanarak meclisimizle birlikte aldık. Ben göreve geldiğimde bu plan vardı. Bölgede hiçbir uygulama yapmadık. İzmir'de bir gökdelen bölgesinin olması gerekir. Elimizde başka bir bölge yok. Yapılabilecekler bu kadardı, sonucu değerlendireceğiz" dedi. Bölgede özel sektörün projelerinin bulunabileceğini kaydeden Kocaoğlu, plan değişikliğiyle alanın yatırım yapılabilir hale getirildiğini söyledi.
Plan değişikliğine ret oyu veren SHP'li belediye meclis üyesi Mehmet Gültekin ise, valilik ve büyükşehir bürokratlarının konu üzerinde görüşme yaptıklarını belirterek, valiliğin davayı geri çekmesinden endişe duyduğunu söyledi. Gültekin, bölgede alt yapı oluşturulmadan yüzde 50'ye varan bir yoğunluk artışının benimsenmesinin yanlış olduğunu savunarak, "Yapılan itirazın gerekçeleri çok mantıklıydı. Ancak şu an sürecin nereye gideceğini göremiyorum. Odalar, siyasi partilerin açtığı davalardan öte mülk amirinin itirazı etkili olacaktır ve plan iptal edilecektir. Alt yapı oluşturulmadan bölgede yoğunluğun oluşturulmasının kimseye faydası yok. Korkunç bir yoğunluk. Alt yapı oluşturulmadan ruhsat alındı mı geriye dönüşü olmayan bir süreç yaşanacaktır. Hak elde edildikten sonra bunu geriye almak olanaklı olmayacak. 5 yıl sonra bölge korkunç bir bataklığa sürüklenecek" diye konuştu.