82. Akademi Ödülleri

1943'ten beri ilk defa "En İyi Film" adaylarının sayısı bu sene 10'a ulaştı. Ne yazık ki geçtiğimiz senelere göre aday sayısının artışı beraberinde kalite getirmiş gibi gözükmüyor.
Bu senenin "En İyi Film Adayları" ise şöyle sıralandı:
- Avatar
- The Blind Side
- District 9
- An Education
- The Hurt Locker
- Inglorious Basterds
- Precious: Based on the Novel "Push" by Sapphire
- A Serious Man
- Up
- Up In the Air
Avatar:

67. Altın Küre Ödülleri'nde En İyi Film ve En İyi Yönetmen ödüllerini sahiplenen film her Cameron filmi gibi bütçesiyle ve kullandığı teknolojiyle öne çıkan yapımlardan oldu. Film 2-D, 3-D ve IMAX 3-D versiyonlarıyla 10 Aralık 2009'da gösterime girdi.
Hikaye 2154 yılında Pandora isimli doğal kaynakları (unobtanium) açısından insanları fazlasıyla cezbeden bir uyduda geçiyor. Kötü insanlar gelip barış yanlısı cici Na'vi kabilesini yurtlarından ederek istediklerini elde etmeye çalışıyor. Önceleri burada sömürgeci zihniyet ön plana çıkıyor, İngilizce eğitimi bile veriliyor. Ancak "gök insanları"nın bu niyetini hemen kavrayan kabileyi kandırabilmek için onlara benzeyen, onların dilini konuşan ve insanların kontrol ettiği yaratıklar olan "Avatarlar" laboratuvar ortamında yetiştiriliyor, aralarına salınıyor ve tabii ki olaylar gelişiyor... Aynı zamanda filmin Irak Savaşı ve 11 Eylül'e göndermeler yaptığı iddia ediliyor.
Cameron'un çocukluğundan beri okuduğu tüm bilim kurgu kitaplarından esinlenerek hayal gücünde yarattıkları filmin mekanlarını oluşturuyor. Anlaşılan hikaye o kadar güçlü olmayınca yine görselliğe yüklenilmiş. Bu yüzden yönetmen filmin etkileyici görünmesini, animasyon teknolojisiyle uyum sağlamasını ve seyirci için yeterince inandırıcı olmasını istemiş.
Bu durum sinema salonlarının kapanmaya yüz tuttuğu günümüzde 3-D salonları canlandıracak çok önemli bir gelişme olarak görenler de mevcut.
Filme mekan olan en önemli yer Pandora... Atmosferinde insanlar için zehirli gazlar bulunduğu için maske takmaları gerekiyor. Pandora sadece bir uydu değil, üzerindeki her canlıyla birlikte yaşıyor ve her şey bir biriyle bağlantılı - bir tür ortak yaşam içindeler. Devasa yaratıkların bulunduğu uyduda "karanlıkta parlama" efekti bolca kullanılmış.
Na'vi kabilesi "Home Tree" dedikleri bir çeşit merkez olan kutsal ağaçta yaşıyorlar. Burada toplanıyor, yemek yiyor, kutlama ve ayinlerini yapıyor, hatta uyuyorlar. Dikkat çeken bir diğer yer ise havada uçan "Hallelujah Mountains". Bu bölge için Çin'de bulunan Huang Shan Dağları ilham kaynağı olmuş. Avatarların yaratıldığı ve avatarla bilinç üstü bağları kurmaya yarayan kapsüllerin yer aldığı labaratuvar ve daha sonra "Hallelujah Mountains"ta karşımıza çıkan kabinler de filmin fazla endüstriyel ve bilim kurgu filmlerinde görmeye alışık olduğumuz cinsten sözüm ona insan yapımı mekanları....
![]() |
|
![]() |
|
The Blind Side:

Aman Tanrım! Bir iyilik filmi... Peki iyiliğin rengi sarı mı? Zira filmin genel mekan renginde sarı tonları ağırlıklı... Varoşlarda yaşayan uyuşturucu bağımlısı bir annenin evlatlık verdiği oğlun, Michael Oher'in öyküsünü izliyoruz. Fiziksel özellikleri nedeniyle "Koca Mike" diye çağırılan, ancak bu durumdan hiç hoşlanmayan 17 yaşındaki gencin en büyük özelliği evlatlık verildiği evlerden kaçmak. Elinde torbasıyla çamaşırhane, okulun sıcak spor salonu gibi yerlerde uyumayı tercih eden Mike okulda da oldukça başarısız. Endamı sayesinde bir Hıristiyan okuluna kabul edilen karakter günün birinde Allah'ın sevgili kulu olarak Tuohy Ailesi'ne rastlıyor. Memphis, Tennessee'de bir şatodan hallice olan evleri oldukça klasik bir tarza sahip. Pahalı mobilyalar aynı zamanda tasarımcı olan, kontrol manyağı evin annesinin seçimi.
Varoş tanımını rahatça kullanabileceğimiz siyahların çoğunlukla yerleştiği ve suç oranının yüksek olduğu bölgedeki fakir sıra evlerden birinde gerçek anne yaşıyor.
Ayrıca Michael Oher bir Amerikan Futbolu oyuncusu, doğal olarak bolca maç izliyoruz ve saha gözlemleyebiliyoruz.
![]() |
|
District 9:

Mültecilerle başa çıkmak için MNU (Birleşmiş Çokuluslu Milletler) adında bir organizasyon kuruluyor. Aradan yaklaşık 20 yıl geçiyor ve District 9 kentin varoşlarından biri olarak hayatın içine karışıyor. Nüfus patlaması gerçekleşen yerleşim sınırlarına sığmamaya başlayınca MNU harekete geçip yeni bir yerleşim bölgesine yaratıkları tahliye etmek istiyor. Ancak uzaylılar bölgedeki Nijeryalı yasadışı örgütlerden de etkilendikleri ve dünyaya fazlasıyla alıştıkları için her gecekondu bölgesinde görüldüğü gibi tahliyeye yanaşmıyorlar ve olaylar gelişiyor...
Kedi mamasına uyuşturucu gibi bağımlı olan yaratıklar bölgede derme çatma barakalarda yaşıyorlar. Pisliğin kol gezdiği yerleşimde en çok rastlanan nesne ise çöpler ve artıklar...
![]() |
|
An Education:

![]() |
|
The Hurt Locker:

Filmle ilgili ilk bilinmesi gereken olgu hikayenin kişilerle ilgili olması. Mekan ne kadar önemli gözükse de bu filmde bir "yer"e gönderme yapılmıyor. Adrenalin bağımlısı olan William James yeni görevine atanıyor. 2004 yılında Irak'ta geçen film içler acısı görüntüler sunuyor. Adeta taş taş üstünde kalmamış kentte patlayıcı uzmanı olan James ekibiyle birlikte sürekli tehlikenin içinde buluyor kendini. Bir Profesör'ün evinin ülkemizdeki en adi gecekondudan bile kötü durumda olduğu şehirde yaşamak şans işi.
Gündüzleri sahaya çıkan askerler tramvayı atlatamadan kendilerini prefabrik askeri kamplarda playstation oynarken bile adam öldürür halde buluyor. Eğlence için bolca içki içen askerlerde sıkça dengesiz davranışlar görülüyor.
Irak toz ve pislik içinde. İnsanlar çaresiz, sokaklarda dolaşmaktan korkuyor. Kentte sürekli bir matem havası var. Eğer The Blind Side'da iyiliğin rengi sarıysa, bu kez aynı renk toz ve kirle birleşip acıyı ifade ediyor.
Cepheden "ayağının tozuyla" gelen James'in Amerika'daki evi ise gayet sakin, temiz, düzenli ve huzurlu...
![]() |
|
Inglorious Basterds:

Nazi Almanyası'nın korkutucu atmosferiyle bir nebze de olsa dalga geçebilen film bölümlerden oluşuyor. Birbiriyle bağlantılı bölümlerden ilkinde Fransa'da mandıracılık yapan bir ailenin (LaPadite Ailesi) evine konuk oluyoruz. Ahşaptan yapılmış iki katlı, kırma çatılı ev sanki ıssızlığın ortasında kalmış gibi.
Diğer bir bölümde Hitler'in ağzından salyalar saçarak yaptığı konuşmaya tanık oluyoruz. Yüksek tavanlı ve belli ki gösterişli bir yapının içinde görülen Hitler bir yandan da kendi dev duvar resmini yaptırıyor. Koskocaman bir duvarda dünya haritasına bakarak yeni işgal planları yaptığını düşündürten Hitler gittiği her yere Gamalı Haçı koydurmaktan da vazgeçmiyor.
İlerleyen bölümlerde Soysuzlar Çetesi'nin elemanları taş bir binanın bodrum katında bulunan bir tavernada başka bir ajanla buluşmaya giderken tedirgin oluyor. Olabilecek her hangi bir çatışmada kaçmanın imkansızlığı üzerine diyaloglar kuruluyor.
Almanlar sahibinin bir Yahudi olduğunu bilmeden Paris'teki ufak bir sinemayı "Stolz der Nation" filminin galası için uygun buluyorlar. Sinema zamanının mimari izlerini taşıyor. Ancak bu izler gala gecesi yine Nazi bayraklarıyla örtülüyor. Filmin mekan rengi kesinlikle kırmızı!
![]() |
|
Precious: Based on the Novel "Push" by Sapphire:

Harlem'de annesiyle birlikte yaşayan 16 yaşındaki Claireece Precious Jones yaşıtlarına göre hem biraz geride duruyor, hem de ileride. Hala orta okulda okuyan Precious'un Down sendromlu bir çocuğu var. Okuldan uzaklaştırma alınca yeni bir eğitim sistemine mecburi geçiş yapıyor. Bir binanın 7. katında "Each One, Teach One" isimli kuruluşta öğrenim görmesiyle birlikte hayatı bir nebze de olsa değişmeye başlıyor...
Karanlık mekanlar filmin iç karartıcılığının perdesi olmuş. Issız ve soğuk sokaklardan daracık ve sevimsiz iç mekanlara yapılan geçişler oldukça başarılı. Her açıdan simsiyah bir film!
![]() |
|
A Serious Man:

![]() |
|
Up:
Carl ve Ellie macera tutkunu olan iki çocuk olarak mahallelerindeki terkedilmiş evde tanışıyorlar. Zaman ilerledikçe içlerindeki macera ateşi sönmeden bu evi allaya pullaya yuvaları haline dönüştürüyorlar. Bir gün geliyor ve ikisinin maceralarının başladığı bu ev balonların yardımıyla maceranın ta kendisi haline geliyor.
Ev gökyüzünde süzülürken balonların ardından gelen güneş ışığıyla birlikte küçük bir kızın odasının rengarenk olmuş hali filmin en başarılı mekanı.
Up In the Air:

Filmin bir başka ilginçliği Amelie filmine göndermede bulunması. Bingham'ın kardeşi ve müstakbel kocası tanıdık, akraba kim varsa herkese strafora yapıştırılmış resimlerini gönderiyor ve bir ricada bulunuyorlar: "Nereye giderseniz, bizi de beraberinizde götürün ve o mekanlarda bizim için fotoğrafımızın fotoğrafını çekin". Sonuçta bir pano dolusu fotoğrafla karşılaşıyorsunuz...
![]() |
|
![]() |
![]() |
Bingham'ın kızkardeşi ve müstakbel eşinin fotoğraflarının fotoğrafları |
Uçak, havalimanı ve gökyüzü üçlüsü Bingham için gerçek ev |
Oscar Hakkında

Bir filmin Oscar'a aday olabilmesi için en az 40 dakika sürmesi, Los Angeles sınırları içinde en az bir sinema salonunda biletli gösterilmesi ve vizyon süresinin en az 1 hafta olması gerekiyor.
Akademi Ödülleri Kategorileri:
- En İyi Film (1928'den beri)
- En İyi Yönetmen (1928'den beri)
- En İyi Kadın Oyuncu (1928'den beri)
- En İyi Erkek Oyuncu(1928'den beri)
- En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu (1936'dan beri)
- En iyi Yardımcı Erkek Oyuncu (1936'dan beri)
- En İyi Kurgu (1935'ten beri)
- En İyi Özgün Senaryo (1940'dan beri)
- En İyi Uyarlama Senaryo (1928'den beri)
- En İyi Kısa Film (1931'den beri)
- En İyi Belgesel Film (1943'den beri)
- En İyi Kısa Belgesel Film (1941'den beri)
- En İyi Sanat Yönetmeni (1928'den beri)
- En İyi Sinematografi (1928'den beri)
- En İyi Görsel Efekt (1939'dan beri)
- En İyi Kostüm (1948'den beri)
- En İyi Makyaj (1981'den beri)
- En İyi Orijinal Şarkı (1934'ten beri)
- En İyi Film Müziği (1934'ten beri)
- En İyi Ses Kurgusu (1963'ten beri)
- En İyi Ses Miksajı (1930'dan beri)
- En İyi Yabancı Film (1947'den beri)
- En İyi Kısa Animasyon Filmi (1931'den beri)
- En İyi Animasyon Filmi (2001'den beri)
Filmlerin Bize Anlattıkları...
Klostrofobik mekanlarda ya da havada, ormanda ya da varoş sokaklarda, nerede geçerse geçsin filmler de, yapılar gibi bir kişinin vizyonunu ortaya koyarken bunu ancak başarılı bir kolektif çalışma ile gerçekleştiriyor, bu çalışmanın ürünü olan kurgu ve bu kurgunun vazgeçilmez unsuru olan zaman, mekan ve olay örgüsü ilişkisi tıpkı bir mimarın tasarladığı yapılar gibi hem kendi yarattıkları zaman-mekan ilişkisinde, hem de izleyenin hayalgücünde varlığını sürdürüyor.