Haberler

Şapkadan tasarım çıktı

Tarih: 10 Mayıs 2010 Kaynak: Sabah Yazan: Burcu Aldinç
Cumhuriyet yıllarında Feshane'nin karşı kıyısına kurulan eski şapka fabrikası, bugün iletişimin her alanının kullanıldığı bir 'düş tasarım fabrikası' olarak hizmet veriyor.

Haliç kuşkusuz eski İstanbul'un dokusunu en iyi yaşatan ve yansıtan yer. Tuğla binaları, şenliklere evsahipliği yapan, kapısında macuncunun beklediği Feshane'si, mini İstanbul'u görebileceğiniz Miniatürk'ü ile buram buram tarih kokan İstanbul'un nostaljik semti. Unutulan ve gözden düşen semt bugün yeniden yapılanma sürecini yaşıyor ve her geçen gün popülaritesini artırıyor. En çok da kültürel ve sanatsal etkinliklere evsahipliği yapıyor. Bir dönem mezbaha olan yer şimdi bir kongre merkezi. Cumhuriyet Devrimi'nin ilk fabrikalarından biri olan şapka fabrikası ise artık bir 'düş tasarım fabrikası' olarak hizmet veriyor. Yıllarca betonarme, yığma bir bina olarak çürümeye bırakılan eski şapka fabrikasının nostaljik dokusunu kaybetmeden restore edilme fikri reklam ve tanıtım ajansı olan Dream Design Factory'nin (Düş Tasarım Fabrikası) üç kurucu ortağı Arhan Kayar, Esra Ekmekçi ve Doğan Ekmekçi'ye ait. Bir Levent ya da Etiler ajansı olmayı reddeden üç ortak, kentin can damarında olmaya özen göstermiş. 1993 yılında ilk ajanslarını yine Kasımpaşa'daki un fabrikasında kurmuşlar. Ardından Beyoğlu'na transfer olmuşlar. Ama Beyoğlu'ndaki hızlı değişim, New York'un Meatpacking District bölgesine benzettikleri Hasköy'de bir bina arayışına girmelerine neden olmuş. Eski şapka fabrikasını görür görmez aradıkları yerin burası olduğuna karar vermişler. Esra Ekmekçi, "Biz aldığımızda bina bir harabeydi. Dış duvarı oldukça hasar görmüştü. Tam bir yığmaydı anlayacağınız," diyor. Tüm dekorasyonu kendileri yapmışlar. Geri dönüşüm tuğlalarla binanın dış cephesi kaplanmış. İçine nostaljik havayı yansıtan yüksek tavanlı katlar yapılmış. Merdivenlerse metalden. Parayla satın alınabilecek lüks şeyleri değil, yaratıcı şeyleri tercih etmişler. Binanın dışına da 'Eski Şapka Fabrikası' diye yazmışlar. Ekmekçi, "Şapka ile bizim işimiz çok örtüşüyor. Şapkanın içinden her an bir sürpriz çıkabilir. Bizim işimiz de şapkadan sürpriz çıkarmak gibi bir şey. Bir tür iletişim karargâhı diyebiliriz. 360 derece iletişim ağlarını kullanıyoruz. Reklam da hazırlıyoruz, onun doğru hedef kitleye ulaşmasını sağlayacak organizasyonları ve lansmanları da yapıyoruz," diyor. Bina eski havasını tamamen korumuş anlayacağınız. Rengârenk boyanmış, bazı çirkin binalardan sonra yanından geçerken insanın içine bir hoşluk hissi veriyor. İçeri adımınızı atınca da bambaşka bir dünyanın kapıları aralanıyor. Burası sadece bir reklam ve tanıtım ajansı değil. Her türlü sanatsal ve kültürel faaliyeti destekleyen bir yer. En alt katta Design Spirit isminde bir sergi var. 11 Eylül'de sergi kalkacak ve yerinde bir çağdaş kitap lansmanı yapılacak. Ardından İstanbul'dan ilham alan 40 yaş altı 40 tasarımcının eserlerinin sergilendiği Design Spirit sergisi yeniden başlayacak. Sergide Erdem Akan, Murad Babadağ, Demet Bilici, Korhan Malhan gibi tasarımcıların eserleri yer alıyor. Galata'dan esinlenerek yapılmış bardakaltlıkları, darbukadan ilham alan tabureler sergideki eserlerden sadece birkaçı.

Ofisler cam panellerle ayrılıyor

Dream Design Factory kısa adıyla dDf'in bünyesinde üç farklı şirket bulunuyor. Bunlar bayi toplantıları ve seyahat programlarının hazırlandığı TEC; fuar organizasyonlarında faaliyet gösteren İdf ve tam hizmet reklam ajansı olan adquarters. Ofisler birbirlerinden cam panellerle ayrılıyor. Camların üzerinde ise farklı yazılar var. En ilginç oda, kurucu ortaklardan Arhan Kayar'a ait. Her tarafta kitaplar ve dünyanın farklı yerlerinden topladığı oyuncaklar, biblolar ve bardak, şamdan gibi objeler var. Sadece Kayar'ın odasına değil binanın her yerinde farklı objeler göze çarpıyor. Örneğin tuvalet kapılarının önünde koca bir kum torbası ve üzerinde de boks eldivenleri duruyor. Arada rahatlamak isteyen dilediğince kum torbasından hıncını alabiliyor. Yemekler her gün öğlen 12.00'de alt kattaki kafeteryada yeniyor. Yemekleri eski bir esnaf lokantası olan Lale hazırlıyor. Esra Ekmekçi, "Mutlaka Türk yemekleri yeriz," diyor.

Fabrikadan kalma şapka

Eski şapka fabrikasını yıllar öne tasarımcı Aziz Sarıyer de kiralamak için gezmiş ve o sırada tozlu bir şapka bulmuş. Sarıyer bu şapkayı alıp saklamış. Bina dDf tarafından yeniden hizmete sokulunca da onlara hediye etmiş. Bu şapka binanın girişinde tozlu bir halde camekânın içinde sergileniyor.

İlk ralli ve maraton

dDf pek çok ilke imza atan bir ajans. İlk Avrasya Maratonu'nu, Formula 1'in kupalarını, Dünya Ralli Şampiyonası'nı onlar düzenledi. Avrupa 2010 çerçevesinde de birçok çalışmaları var. Ayrıca Turizm ve Kültür Bakanlığı ile birlikte yurtdışında Türkiye'nin tanıtıldığı filmler de yine onlar tarafından hazırlandı. Habitat'ın kapanış partisinde Boğaziçi'nde atılan havai fişekler de yine onların fikri. Reklam ajansı olan adquarters'in Reklam Grup Başkanı Murat Işık zaten 20'den fazla Kristal Elma'ya sahip ödüllü bir reklamcı. İstinye Park açılmadan önce gerçek işçilerin kullanıldığı billboard'ları da Işık hazırlamıştı.

Tasarım kütüphanesi de var

Binanın içinde konferans salonlarından, organizasyon alanlarına pek çok etkinlik yeri var. Ancak ajans buraları başkalarına kiralamıyor. Kendi projelerini sergiliyorlar. Bina başlı başına tasarım harikası olunca tasarım kütüphanesi de unutulmamış. Dünyada sadece üç şubesi bulunan Design Library'de 3 bin tasarım kitabı bulunuyor. Kütüphanenin diğer şubeleri Milano'da ve Şangay'da. Buraya girebilmek için bir kart çıkarmak yeterli oluyor. Üstelik bu kartla Milano ve Şangay'daki şubelere de girebiliyorsunuz. Pazar günleri kapalı olan kütüphane 10.00-18.00 saatleri arasında açık.
Takvim
<<Haziran 2011>>
Pzt Sal Çar Per Cum Cmt Paz
    1 2 3 4 5
6 7 8 9 10 11 12
13 14 15 16 17 18 19
20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30      
Haber Bölümleri
Haber Kategorileri
Yayınlanan haberlere günlük olarak yukarıdaki takvimden, haberlerin kategorilerine ise aşağıdaki listeden ulaşabilirsiniz.