Toprağının dağının tepesinin neresini eşelesiniz, her yerlerinden akla ziyan güzelliklerdeki objelerin fışkırdığı, sayısız uygarlıklardan miras bir coğrafyanın insanı olmak sorumluluğu, bu kadar mı sığ buralarda?
Anlamsız siyasal oyunlarda işe yarayacak sanısıyla, kimbilir belki de Ermenistan'a nispet olsun diye kalkıp taa o hudut boyuna diktiğiniz, sadece ucûbe değil, aynı zamanda bir çirkinlik nişanesi de olan, o heyulâ gibi şeye heykel mi diyorsunuz, şimdi siz?
Ne heykeli? Sadece kum çakıl demir ve çimentodan mamûl kaba bir inşaattan başka bir şey olmadığını görmüyor musunuz onun?
Estetik algılarınızı bu denli mi yitirdiniz? Sanatçı diye ortalarda gezinerek ve tepki göstermek üzere yekinip oralara kadar giderek, ulusalcı siyasetlerinize bunu da mı âlet ediyorsunuz? Sanatın kendisine de mi saygınız kalmadı hiç sizin?
O silueti güzel ve estetik bulanın aklına şaşarım ben.
Hiç kimsenin hakkı yok, beni yüksek hazlardan uzak ve zevksiz biri gibi göstermeye.
Orada dikili duran bu nesneyi işaret edip, "sanat anlayışları bu kadarcık olan kavimler de yaşamıştı bu topraklarda" desinler istemem birbirlerine, yüzlerce yıl sonraki nesillerin.
Bir heykeli, bir anıtı herhangi bir yere dikerken, aynı zamanda kendi beğeni değerlerimizin toplumsal düzeyini de kondurmakta değil miyizdir onunla beraber oraya?
Başbakan'ın iş işten geçtikten sonraki tepkisinin ardından, tutup onu yıkmak da, al sana bir başka rezillik.

YorumlarYorum Sayısı: Henüz hiç yorum yapılmamış
Bütün yorumları forumda okuyun!
Bütün yorumları forumda okuyun!

