İstanbul’un altında eski ‘şehir’
çıktı
İstanbul metrosunun Taksim-Yenikapı hattındaki çalışmaları
sırasında, Aksaray bölgesinde bulunan Bizans dönemine ait kalıntılar, çalışmaların
Anıtlar Kurulu tarafından durdurulmasına sebep oldu. Eğer, Anıtlar Kurulu
bu kalıntıların başka bir yere taşınmasına izin vermezse metro güzergâhının
değişimi gündeme gelecek.
Bunun mümkün olmadığını dile getiren İstanbul Büyükşehir Belediyesi
ise kararın metronun sonu olacağını ifade ediyor. 80 bin kişi yolda kalır
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Fen İşleri Daire Başkanı Ahmet Önal konu
hakkında, “Böyle bir kararın bugün itibariyle Taksim-4. Levent arasında
hizmet veren metrodan yararlanan 80 bin kişiyi etkileyeceğini düşünüyoruz.
Bu hat Yenikapı ile birleşebilirse, bu rakamın 150 bini geçeceğini sanıyoruz.
Böylesine önemli bir projenin akıl almaz sebeplerle durdurulmaya çalışılmasını
anlayamıyorum” diyor.
Anıtlar Kurulu, kalıntılara
rastlanan Aksaray’da güzergâh değişikliğini gündeme getirirken,
Taksim-Yenikapı hattını birleştirecek olan, Haliç üzerinden inşa edilecek
köprüye de siluet bozulacağı gerekçesiyle izin verilmemesini tartışmaya açtı.
Kurulun, metronun Haliç’i boydan boya dolaşmasını tavsiye edebileceği
belirtiliyor. Kazılar sırasında çıkan arkeolojik eserlerle ilgili çizimler,
fotoğraflar ve rölevelerle ilgili ayrıntılı bir rapor, İstanbul Arkeoloji
Müzeleri Müdürlüğü tarafından hazırlanıp Anıtlar Kurulu’na sunuldu.
Şimdi sıra ilk toplantısını geçtiğimiz günlerde yapan kurulun vereceği
karara geldi. Eserler müzede Aksaray’daki kazılar sırasında çıkan birçok
arkeolojik eser, İstanbul Arkeoloji Müzesi’nde tasnif ediliyor. Binlerce parçadan
oluşan kalıntılar, geç Roma ve erken Bizans dönemini temsil ediyor. İstanbul
Arkeoloji Müzeleri Müdür vekili Halil Özek, bulunan eserlerin Bizans döneminde
önemli bir açık pazar yeri olan “Forun Bovis”e; diğer kayda değer
eserlerin ise 1465 yılında Murat Paşa tarafında yaptırılan Osmanlı Çifte
Hamamı’nın ısıtma bölümü ve bunun 3.5 metre aşağısında Forun
Bovis’in girişi olduğu tahmin edilen iki kemerli bir yapı olduğunu söyledi.
Özek, bu bölgeden elde edilen eserler arasında 330 yıllarına ait geç Roma
sikkesi, erken Bizans dönemine ait bir kandil, sürahi kulpu, cam kavanoz
kapakları, kemik kaplama malzemeleri, gözyaşı şişeleri ve 5. ve 6. yüzyıla
ait mermer kaplama levhalar bulunduğunu da sözlerine ekledi. Trilyonlara yazık!
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Fen İşleri Daire Başkanı Ahmet Önal,
tarihi ve kültürel değerlere sahip çıkmanın asla yatırımları
engelleyecek şekilde yapılmaması gerektiğini belirtiyor. Benzer bir olayın
Yunanistan’da yaşandığını ve sıkıntının, duvarlara panolar yapılıp,
eserlerin kabartmalı siluetlerinin buralara işlenip, istasyonlarda
sergilenerek aşıldığını belirten Önal, aynı formülün kendi metromuzda
da yapılabileceğini ancak, Anıtlar Kurulu’nun metro güzergâhının değişmesi
yönünde karar verdiği takdirde bunun asla mümkün olamayacağını söyledi.
Önal, “İstanbul için elzem olan böyle bir çalışmanın verilecek yanlış
bir kararla sekteye uğramasına asla izin vermeyeceğiz. Eğer kurul aksi bir
karar alırsa konuyu millete havale edeceğiz. Türk toplumunun gündemine taşıyacağız.
Olan, milletin milyonlarca dolarına olur” diyor.
Kaynak: Türkiye
Gazetesi |