reklam

Haberler
01 Kasım 2001 Perşembe

sayfayı haber kaynağında açar

Türkiye'nin 'mimarlığından' neden uzaklaştığını irdeleyen rapor Cumhurbaşkanı Sezer'de

Mimarlıkla yaşayabilmek...
Dünya mimarlık tarihinin beşiği olan Türkiye, 3. binyılı ''bu ayrıcalığını terk ederek'' karşılıyor... Böylesi bir gerilemeye neden olan tutum ve politikalar da azalacağı yerde giderek yükseliyor... Mimarlar Odası'nın bu gidişe dur denilmesi için hazırladığı 'uyarı raporu', devletin tüm kurumlarını ilgilendirdiğinden Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'e sunuldu...
Türkiye'de birçok konu için ''kötüye gidiyor'' denilse bile, bunlar hakkında ''iyidir'' diyenler de var... Dahası, gün geçtikçe azalsalar da ''umutlu'' olanlar yine birçok konuda gözlenebiliyor...

Ne var ki hemen herkesin hiç memnun olmadığı bir alan var ki o da ''mimarlığımız'' ... Daha doğrusu, ülkede ve kentlerdeki ''genel mimari durum'' ve mimarlığın gözler önündeki ''görüntüsü'' ...

Mimarlıkla birlikte ''insanı'' ve ''yaşama kültürünü'' de hızla dışlayan bir yapılaşma düzeni artık öylesine egemen ki, çoğu kendi ''kişisel direnişleriyle'' bu düzene adeta ''çalım atarak'' yine de eli yüzü düzgün ''yapıtlara'' imza atabilen mimarlarımızın kimi başarılı ürünleri de aynı ''mimarisiz peyzaj'' içinde ''gözden ırak'' kalıyor, farkına bile varılmıyor...

Üstelik, mimarlığa karşı böylesine ''dışlayıcı'' ve hatta onun sanki giderek ''unutulduğu'' süreç, dünya mimarlık tarihinin ve birikimlerinin ''beşiği olan bir ülkede yaşanıyor!..

Sorun, 'herkesin' sorunu...
Peki, bu sorun sadece ''mimarların'' mıdır?.. Kentlerin ve ülkenin ''mimariyi yok sayan'' bir yapı yığılmasıyla geleceğe yelken açması, ''herkesin'' üzerinde düşünmesi ve ''kaygılanması'' gereken bir durum değil midir?.. Mimarlığımızın neredeyse ''terk ediliyor'' olmasının nedeni, mimarlarımızın duyarsızlığı mı; yoksa ''duyarlı mimarlıktan'' kendini tümüyle kurtarmak isteyen ''imar rantı düzeni'' midir?..

İşte bu sorular, yine sadece mimarları değil herkesi ilgilendirdiğinden, hele şu genel mimari görüntüden ''nefret'' etmelerine rağmen aynı görüntüyü yaratan politikalara sürekli destek verenleri bile ''yakından'' ilgilendirdiğinden, Mimarlar Odası 'nın 1 Ekim'de kutlanan ''Dünya Mimarlık Günü'' nedeniyle hazırladığı ''rapor'' da bir anlamda ''herkes'' adına Cumhurbaşkanımız Ahmet Necdet Sezer 'e sunuldu...

Sezer'in, bu konuya verdiği değeri de kanıtlayan ''jestiyle'' , aynı gün TBMM 'de açılan ''Holzmeister Sergisi'' töreni kapsamında ''kabul'' ettiği rapor; ''Türkiye'nin Mimarlıkla Yeniden Buluşması İçin...'' başlığını taşıyor...

Rapor için ''ilgili tüm bakanlıklarda değerlendirmeleri için iletilecektir'' sözünün verilmiş olması ise Türkiye'nin bu en ''umutsuz'' denilen konusunda bile Cumhurbaşkanı Sezer'in varlığını yine ''umut kaynağı'' yapıyor.

Saptamalar ve uyarılar
Peki, bu rapor önce Çankaya 'da incelenip, ardından ilgili tüm kurumlara da bir ''Cumhurbaşkanlığı dileği'' olarak dikkate alınması için iletildiğinde, yine ''herkes'' üzerine düşeni nasıl görecek?..

Rapor, öncelikle işte bu süreci başlatabilmeyi hedefleyerek mimarlığı dışlayan politika ve anlayışların başlıca ''sorun alanları'' nı özetle şöyle sıralanıyor:

'MİMARSIZ' MİMARİ PROJELER: Ülkemizdeki yapıların mimari projelerini büyük bir çoğunlukla ''mimar olmayanlar'' tasarlıyor, hatta imzalıyorlar... Valilikler ve belediyeler ise bunları hâlâ ''onaylıyorlar'' .

'MİMARSIZ' MİMARİ DENETİM: Yapı denetiminde mimar önemsenmiyor; dahası son yasalarda ''zorunlu'' bile tutulmuyor ve dışlanıyor... Çünkü mimari denetim, lüks ve gereksiz görülüyor... ''Proje'' ise sadece ''ruhsat belgesi'' sayılıyor...

TİPLEŞTİRİLEN' MİMARİ: Başta kamu kurumlarında olmak üzere, ''özgün mimari projeyi'' gereksiz gören anlayış, ülkenin her yerinde ''aynı tip'' binaları yaratan sözde ''örnek proje'' uygulamasını sürdürüyor. Böylece ''yöresel kimlik'' de kalmıyor ve mimarlık kültürü bitiyor... Mimarın yerini ise ''tip proje üreten kurumlar'' alıyor...

'MİMARSIZ' ŞEHİRCİLİK: Başka hiçbir ülkede görülmeyen düzeyde, mimarlık ''kent planlamasından'' da dışlandı... İmar planları ''mimari katkı'' olmadan düzenlenirken amacı mimari mirası yaşatmak olan ''mimari dokuyu koruma planları'' için bile mimarın ''yetkisiz'' (!) olduğu bir ''yasal'' (!) anlayış, artık eğitim kurumlarında da egemen...

'MİMARLIĞA AYKIRI' MİMARLIK: Özellikle ''turizm merkezi'' vb. uygulamalarda, kente ve çevreye saygısız ''ayrıcalıklı imar hakları'' sağlanarak bu haklara göre tasarlanmış binalarla ''mimarlık etiğini çiğneyen gösterişli mimarlık örnekleri'' yaratılıyor... Böylece kendini gösterebilen mimarlık, ancak ve sadece bu gibi ''imar suçlarıyla'' şekillenebiliyor...

'MİRASINA YABANCI' MİMARLIK: Türkiye'nin zengin ''mimarlık mirası'' imar rantı uğruna sürekli yok edildiğinden, bu mirasın çağdaş mimarlığa ''öğretmenlik'' yapacak binlerce yıllık birikimleri de dikkate alınmıyor. Sonuçta sadece ''miras'' değil, mimarlığın ''esin kaynakları'' da yitiriliyor...

UNUTULAN ERDEM: 'YARIŞMA...' Cumhuriyet'le birlikte ve 1970'lere dek mimarlık ve şehircilikte ''proje yarışmalarını'' sürekli yeğleyen kamu kurumları, 1980'lerden sonra bunun yerine ''sipariş'' yöntemini uygulayarak mimarlığımızın gelişmesindeki ''kamusal sorumluluklarını'' da adeta terk ettiler...

... VE 'AFFEDİLEN' MİMARSIZLIK... Her imar affı, genelde ''mimarsızlığın'' da teşviki ve ödüllendirilmesi oldu... Şimdi bu süreç ''kaçak kentleşme'' düzeyinde yaşanıyor ve Türkiye binlerce yıllık zengin uygarlık tarihinde ilk kez ''mimarisiz kentlerle'' sarmalanıyor...

Evet... Bütün bu gelişmelerin sadece nedenleri değil, ''sorumluları'' da belli... Bakalım Çankaya'dan bu sorumlulara da iletilecek olan rapor ''incelendikten'' sonra ''umutlarımızın yeşereceği'' bir süreç, hiç değilse bir ''kıpırdanma'' başlayacak mı?..

01 Kasım 2001 Cumhuriyet Oktay Ekinci
Cumhuriyet Gazetesine burayı tıklıyarak abone olabilirsiniz.

Ekim 2001 Arşivi

pt sl çr pr cm ct pz
01 02 03 04 05 06 07
08 09 10 11 12 13 14
15 16 17 18 19 20 21
22 23 24 25 26 27 28
29 30 31
diğer aylar için tıklayın

 Han Tümertekin 6 Kasım 2001'de Diyalog bölümümüze konuk olarak soruları yanıtladı.

Han Tümertekin'e  yönelik soruları ve yanıtlarını okumak için buraya ...

Copyright © 2000-2002 Arkitera Bilgi Hizmetleri [email protected]

Reklam vermek için - Danışmanlarımız - Editörlerimiz