Kamu İşletmeciliğini Geliştirme Merkezi (KİGEM) Vakfı’nın İzmir Limanı ihalesinin iptali istemiyle ÖİB aleyhine açtığı davada, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nun 28 Şubat 2007 tarihinde verdiği yürütmenin durdurulması ile ilgili karar metni, ÖİB’nin yetkisi olmayan bir alanı da ihaleye soktuğunu ortaya koydu.
Özelleştirme İdaresi Başkanlığı‘nın (ÖİB), İzmir Limanı ihalesinde, liman ile birlikte ihale kapsamında bulunmayan “tevsi alanı”nı da alıcıya verdiği ortaya çıktı. Özelleştirmenin yürütmesini durduran Danıştay, ihaleyi rekabet ve kabotaj yasalarına da aykırı buldu.
Kamu İşletmeciliğini Geliştirme Merkezi (KİGEM) Vakfı’nın İzmir Limanı ihalesinin iptali istemiyle ÖİB aleyhine açtığı davada, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nun 28 Şubat 2007 tarihinde verdiği yürütmenin durdurulması ile ilgili karar metni, ÖİB’nin yetkisi olmayan bir alanı da ihaleye soktuğunu ortaya koydu. Danıştay’ın karar metninde bu durum “Özelleştirme Yüksek Kurulu’nca özelleştirme programına alınarak işletme hakkının verilmesi yöntemiyle özelleştirilmesine karar verilen alanın TCDD’ye ait İzmir Limanı olduğu, buna karşılık ihale sürecinde, İzmir Limanı tevsi alanının da bu konuda Özelleştirme Yüksek Kurulu’nca alınmış bir karar olmaksızın ihalenin kapsamına alındığı ve sonuçta İzmir Limanı ile birlikte ihale edildiği sonucuna ulaşılmakta olup, bu yönüyle dava konusu ihale işleminde hukuka ve 4046 sayılı (Özelleştirme Yasası) yasaya uyarlık bulunmamaktadır” şeklinde açıklandı.
Tevsi inşaatı, ihale şartnamesinde “imar planı uyarınca Demiryolları, Limanlar ve Hava Meydanları İnşaatı Genel Müdürlüğ’nün onaylayacağı projeye uygun olarak yürütülecek İzmir Limanı 2. Kısım İnşaatı” olarak tanımlandı. Danıştay’ın karar metninde, 815 sayılı Kabotaj Yasası’na göre limanlar dahilinde ticaret ve işletme hakkı “münhasıran” Türk yurttaşlarına ait hizmetler arasında römorkaj, kılavuzluk gibi hizmetlerin de sayıldığı belirtilerek”815 sayılı yasaya aykırıdır” hükmüne yer verildi.