Haberler

İstanbul 2010'u gören var mı?

Tarih: 27 Mayıs 2010 Kaynak: Yeni Şafak Yazan: Şafak Özsoy
Bilindiği gibi İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti seçildi. İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı'nın web sayfasında bir gezinti yaptım. Ajansın kültür-sanat, kültürel miras, kentsel uygulamalar ve kent kültürü alanlarında gerçekleştirdiği etkinlikler İstanbullularla buluşmaya devam ediyormuş.

Bu noktada iki açmaz dikkati çekiyor. Ya güçlü etkinlikler var da bir iletişim konsepti problemi nedeniyle halka yansıtılamıyor, ya da etkinlik ajandası kent insanını konunun içine dahil edecek boyutta hazırlanmamış. Yetkililer, "Bu bir tercih, mesaj ulaşması gereken yerlere ulaşıyor, amaç hasıl oluyor" şeklinde düşünüyorlarsa sorun yok. Demek ki bizde bir takip eksikliği var.

Fakat 2010 yılının 5 ayı geride kalmak üzere. Yani sürenin yarıya yakını bitti. Sadece İstanbul'da yaşayan bir vatandaş olarak değil, bir gazeteci ve akademisyen olarak da bu etkinliklerin kent insanı ile yeterince buluşturulamadığı yönünde gözlemim var. Konu İstanbulluların nezdinde markalaşmadı. Pekçok insan böyle bir olayın varlığından haberdar bile olamadı. Ne olduğunu yeterince kavrayamadı.

Üniversitede verdiğim "Kültür ve Politika" dersinin Ocak ayında yapılan final sınavında öğrencilere bu yönde bir soru da yöneltmiş ve 'İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti etkinliklerini düzenleyen ekibin içinde yer alsanız, neler planlardınız?" diye sormuştum. Amacım, öğrencilerin dikkatini 'İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti'ne çekmekti. Aldığım cevaplar beni çok heyecanlandırmıştı. Öğrenciler bu kadar zengin etkinlik seçenekleri düşünüyorlarsa, kimbilir olayın kendisi ne kadar görkemli olacaktır diye ümitlenmiştim.

İtiraf edeyim ki, aradan 5 ay geçti ama, ne bir baba olarak ailemde, ne bir akademiyen olarak öğrencilerimde, ne de bir gazeteci olarak 'kesinlikle gündemime almalıyım' diye beni motive eden ve katılım konusunda beni heyecanlandıran etkinlik çeşidine şu ana kadar denk gelmedim. Etrafımda bunu gözlemlemedim. Var da biz bilmiyorsak bu da bir eksiklik, yeterince yoksa bu da bir sorun...

İşin doğrusu, yıl boyunca İstanbul'da attığım her adımda, başımı çevirdiğim her yanda, bu işin kokusunu duymak, rengini görmek ve beni sarmaladığını hissetmek isterdim. Dilerim kalan yedi ay kentin havasını değiştirir ve baktığımız her yerde dünyanın bu marka şehrinden esintileri iliklerimize kadar hissediriz.

Bilemiyorum bu yazıya öfkelenen insanlar olur mu? Eğer o tür bir durum olursa kızacaklarına, 'İstanbul'u İstanbullu'ya tanıtacak daha neler yapılabilir' sorusuna cevap olacak çabalara hız verseler sanırım daha yararlı olur.

Üç tarafı denizle çevrili olmasına rağmen, sakinlerinin üçte birinin ömründe bir kez deniz görmediği bir kentten söz ediyoruz. Dilerim 'İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti' etkinlikleri kentte yaşayanların kenti fark etmesine katkısı olur.

İstanbul 2010'u görenlere ne mutlu... Bir de henüz farkında olmayanlara da ulaşılırsa çok iyi olacak. Yapılacak çok iş var.

Takvim
<<Mayıs 2011>>
Pzt Sal Çar Per Cum Cmt Paz
            1
2 3 4 5 6 7 8
9 10 11 12 13 14 15
16 17 18 19 20 21 22
23 24 25 26 27 28 29
30 31          
Haber Bölümleri
Haber Kategorileri
Yayınlanan haberlere günlük olarak yukarıdaki takvimden, haberlerin kategorilerine ise aşağıdaki listeden ulaşabilirsiniz.